banner460
banner128
İbrahim ÇEŞMECİOĞLU
İbrahim ÇEŞMECİOĞLU
Yazarın Makaleleri
DENİZ
bakmak ne ki düşünmeli bilmeli bıraktılarsa eğer derindedir sevinci * yüzünü görsenizde sezilir ancak içi suretinde çer çöp dibinde inci * kimse kulak asmasada dilindedir hep derdi dalga dalga seslenir üstünde insan şerri * seyreylemek nedir...
MERAK
Tat yok gecesinde gündüzünde Ben neyleyeyim bu yeryüzünde, diye dizeleriyle sitem eden Andülhak Hamit'ten henüz habersizken daha,düşünsel tatlar almanın karşı koyamadığım şehvetine düşmüştüm. Çocuktum,kimsenin doğru düzgün adam...
12 EYLÜL 1980
Anımsadıkça ürperdiğim,geriye dönüp baktıkça tırnaklarıma kadar sızladığım yılları yazacağım bugün kıymet verip okuyan dostlarım için. Halbuysa ne kadar istedim de içimdekileri dökemedim kimseye lâyıkıyla şimdiye kadar.Ah! ne...
KIZILCIK DEVRİMİ
Hiç şüphem kalmadı artık,beşerin ortak ve derin vicdanı kadınlardan olmadır.Çünkü Ben bu dünyanın kuşlarına bir de kadınlarına çok inanırım.Kuşlar anaerkildir,kadınlar ise daha tutarlı daha akil.Bu güne kadar tarih savaş çıkarmış...
İHSAN YILDIZ
Bir mıknatısın,aynı niteliklere sahip benzerlerini çeken veya iten kutuplarının bulunması gibi,bizlerde pek çok zıt ya da benzer karakteristik özelliği gayet doğal bir uyumla taşıyan ilginç halkların başında geliyoruzdur sanırım.Mesela...
KEREM ET AKLINDAN ÇIKARMA BENİ
Tahta masanın üzerinde, kirli beyaz saten masa örtüsü.. Karga teleği,çınar yaprağı,sessizlik. Sanki, bütün sesleri dikine kesmiş çaresizlik. Kim görse anlar; bir ayrılık acısının cümlelerini taşıyor, zemine dayalı,zamana yenik dört...
ESKİDEN,ÇOK ESKİDEN
Eskiden kışlarımız çok uzun,pek zorlu,ama yinede bütün ailenin iç içe olduğu ve konu komşu sohbetleriyle dertlerin bölüşüldüğü huzurlu mu huzurlu dönemlerdi.Çok özlüyorum şimdi,çok.Çağımıza doğan çocukların hayal dahi edemeyeceği...
GECENİN KİRİ
kimbilir nerelerde insanlar yine sıcacık yataklarında uyandılar gerindiler,esnediler,düşündüler kimbilir dünyanın neresini güneş apak,ışık ışık yıkar * gevşemiş bedenlerden pişmanlık ter olmuş domur domur akar * dokunursan vebali var...
Sorunlu bir adamın zorunlu durağısın!
ormana bak,göğe,kuşlara şimdi iyice ver nefesini normale dön,kendine gel kuzum anlaman gerek beni sonra uzun uzun çek içine nefesini * sorunlu bir adamın zorunlu durağısın sen * olmayacak dediğimiz ne var sanki bu dibi delik dünyada kıymet bilmez...
KADINLARIMIZ
Tamam,hadi kutlayalım.. Ama neyi? Ve nereden başlayalım.. Ben kulağımı vicdanıma dayadığımda bu gün için yaratılan bütün kakafoninin arasından ne yazık ki açık seçik sadece, ' elbet sefil olursa kadın alçalır beşer” diyen Tevfik...
GÜNAHKÂR
işte söylüyorum,işte söylüyorum ben Tanrı'ya sizin inandığınız gibi inanmıyorum meselâ akşam dokuzda yatıp sabah erkenden namaza kalkmıyorum Lâkin her ne saatte uyanırsam uyanayım pagan,müslüman,musevi,isevi demeden Arzın yaşayanlarına...
04.17
04:17 sarsıldık uyandık şaşkındık enkazaltındaydık * öldük öldürüldük kahrolduk enkazaltındaydık * şafak söktü acı çoktu afet büyüktü enkazaltındaydık * yandık yaralandık usandık enkazaltındaydık * alçak çoktu arsız boldu...
KRİPTO İNSANLAR!
Vah insanlar!  Başlarını çıkarlarının çukuruna gömmüş ey zavallı ölümlüler. Çarkları olduğu kapitalizmin değirmenine yüzyıllarca acı,gözyaşı ve oluk oluk kan taşıdılar..vah insanlar! Öyle anlatılmaz suçlar ve utançlarla...
ÇABUK OLUN ÖLÜYORUZ!
kara gözlü çocuklarımız ağzı dualı ninelerimiz eli bereketli analarımız ölüm ölüm ölüyoruz * tunç yürekli gençlerimiz kunt yapılı babalarımız ışığı sönmüş obalarımız burası çok soğuk ölüyoruz * kudretten sürmeli gelinlerimiz...
KIRIM MEVSİMİ
iklimler bozulunca mevsimler kevaşe olurmuş hiç Hakka sığınanlara bunun sebebi sorulur muymuş * her bir haltı yiyenlerce acımasızca kirletilmiş iğfal edilmiş dönence ilkbahar,yaz,sonbahar,kış * iffetsizi kim neylesin yakışmaz bize utanış...
SİS VE GECE
diyorum ki sokak lâmbaları her gece aynı yerde olsada yanmaz aynısı her gece siz öyle sanırsınız sadece * kimi vakit ne yapsan aydınlatmaz dumanlıdır,efkârlıdır,içlenmiştir gece zifiriyse ziftlenir de söver rüzgârlıysa küfür küfür...
KARAMUK
bir sabah,senin sevdiğin gibi serince bir sabah yükü yağmur,yüzü mağmur olan bulutların arasından güneş bir anda bıçak gibi ışıyarak önüne çıkan ilk kaşları çatık gölgeye saplanacak anla ki sana geldim kan ter içinde kapıya çık,göğe...
ŞENLİK DAĞILDI, BİR ACI YEL KALDI BAHÇEDE YALNIZ
Okurken radyonun sesini azıcık açıp dinlemeyi eskiden beri pek bir severim. Ama kitabın içine rahatça dahil olabilmek ve dikkatimin dağılmaması içinde tercihim enstrümantel,yani sözsüz müzikten yanadır illaki. Öyle olsa da,nadiren tersini...
YAĞMUR 
gece yarısı yağmur; yaş  yaprak  telaş bir de salyangoz bir de salyangoz  evini su basmış yürüyor uykulu  yürüyor feleği şaşmış  * gece yarısı yürek; eksik mağmur  ürkek bir de üzgünlük bir de üzgünlük...
FENER
Verilecek ne hesabı vardır ki  güneşin. Bir gün daha bitti, o da aldı başını bilmem hangi memleketin serinine,boynunu uzattı gitti. Beklentiler mantar panoya iğneyle iliştirilmiş acil ünlemli notlar misali, ufkun turuncu çizgisinde asılı...
İNSANIN KAHRINDAN ADALET DOĞAR
buzları erimiş bir dağ gibi göğsümden dişlerime değin bahar gelmiş canevime çağıldadı aktı içim * aman ha dedim aman ağzımı sımsıkı kilitledim bakmaz kimse gözyaşına mutlu olmak neyimize bizim * buyur dünya bu kadar dünya bu kadar...
Topunuza sövgülerimle!
Konya'da yine hayvanları katletmişler.. Sizin hastalığınız ne kardeşim,derecesi ne! Nasıl insan içinde yaşayabiliyorsunuz! Yaşıyorsunuz da nasıl farkedilmiyor, nasıl size ödül gibi böyle işlerde görev veriliyor ha! Zift gibi karanlık...
KALEPARK
Nasıl kudurgandır lodosu buranın.. Nasıl buyurgan.. Delirirsiniz..delirirsiniz!. Kalepark. Dün. Akşam üzeri. Önümde açık mavi gökyüzü, aşkın deniz, ardımca iç kale. Ve denizin ağzı Bandırma'ya değin açık. İştahından köpürüp...
NEDEN
evvel ezel yarıştırırlar boynuz ile kulağı ben diyeyim yüz yıl değildir ondan daha azı * fakat nasılsa hep boynuz geçiyor kulağı geçmezse 'kulak asma” odur içlerinde en bayağı * iyi..pekala..tamam nedir bunun anlamı böyle bir rekabet...