banner460
banner128

İlksatır Yayınevi’nden Üç Yeni Kitap

Son dönemde çıkardığı kitaplarla dikkat çeken İlksatır Yayınevi son olarak yayımladığı: Evlilikoloji, Adını Kravat Koydum ve Sarı Kuşun Şarkısı adlı üç kitap raflarda yerini aldı. 

Başarısızlık, hastalık ve yetersizlik gibi konuşmadığımız konuları ve bunları şekillendiren toplum baskısını anlatan minimalist ve etkileyici Adını Kravat Koydum, II. Dünya Savaşı sırasında Nazi askerlerinin saldığı dehşetten kaçıp saklanmak zorunda kalan Yahudi çocukların gerçek hayat hikâyelerinden esinlenerek kaleme alınan bir gizlenen çocukların hikâyesi Sarı Kuşun Şarkısı ve evli okuyucularının evlilikleri için mücadele etmesini, bekârların ise bu kuruma çok daha bilinçli bir şekilde giriş yapmasına destek olmak için bilimsel bulgular, uzman tavsiyeleri ve gerçek hikâyelerden beslenerek kaleme alınan, “Bu kitabı okumadan boşanmayın ve hatta evlenmeyin,” diyen Evlilikoloji

İlksatır Yayınevi tarafından yayımlanan bu üç kitapla ilgili ayrıntılı bilgiler ise merak edenler için şöyle:

**

Evlilik Dostu Bir Kitap: Evlilikoloji

  • Yirmi yıla yakın süredir Time dergisinin yanı sıra Vogue, The New York Times, Sports Illustrated, Fortune ve Arena gibi birçok uluslararası yayında ilişkiler ve evlilikler üzerine yazılar kaleme alan Belinda Luscombe’ın Evlilikoloji adlı kitabı İlksatır Yayınevi etiketiyle raflarda!
  • Evliliklerde %37’nin üzerinde boşanma oranı olduğunu belirten Luscombe, bu “eski ve köhne” kurumun savaşmaya değer olduğunu söylerken şöyle diyor: “Biriyle mutlu bir şekilde eşleşen insanlar, genelde ilişkilerini sürdüremeyen insanlara göre daha uzun yaşıyorlar, daha sağlıklılar, daha zenginler ve hayatlarından daha memnunlar.”

Evlilik, üzerine en çok hayal kurulan, arzulanan ancak bir o kadar da sorumlulukları, sorunları beraberinde getiren kurum. Tanışma, heyecanlanma, karşılıklı aynı duyguları besleme, bir ilişki yürütebilme, evlilik kararı alma, tüm o düğün sürecini tamamlama ve hayatının sonuna kadar bir evin içinde beraber mutlu olmaya çalışma… Sosyologlar, psikologlar, ilişki bilimciler ve hatta maliyeciler bile değişen koşullarla birlikte bu kurumu incelemeye devam ediyor.

Ayrılmadan önce bir kez daha düşünün!

Evlilikoloji, boşanma oranının yüksek olduğunu söylerken iyi haberi de paylaşıyor bizimle: “Bir evliliğin yürümesini neyin sağladığıyla ilgili çok sayıda araştırma var. Düzeltmeye hatta daha da iyisi, korunmaya değer şeyler var. Birlikteliğiniz bunlardan biri olabilir.”

Onun uğruna savaşmaya değer: Evlilik

Aşinalık, Kavga, Mali İşler, Aile, Oynaşma ve Yardım Bulma olmak üzere altı bölümden oluşan Evlilikoloji kitabında yazar gazeteciliğinin getirdiği araştırmacı kimliğini de kullanıyor. Kendi evliliğinden, ebeveynlerinden ve görüştüğü yüzlerce çiftin yaşadıklarından derlediği deneyim notlarını kitaplar ve filmlerden alınan örneklerle zenginleştirirken tezlerini araştırma sonuçlarıyla desteklemeyi de unutmuyor.

Belinda Luscombe imzalı Evlilikoloji akıcı ve samimi anlatımıyla ilgiyi hep canlı tutmayı başaran kitap, evli okuyucularının evlilikleri için mücadele etmesini, bekârların ise bu kuruma çok daha bilinçli bir şekilde giriş yapmasına destek olmayı amaçlıyor.

Bilimsel bulgular, uzman tavsiyeleri ve gerçek hikâyelerden oluşan Evlilikoloji’yi okumadan boşanmayın ve hatta evlenmeyin.

KİTAP KÜNYE

Kategori: Kişisel Gelişim/Yetişkin

Sayfa Sayısı: 242

Yazar: Belinda Luscombe

Çevirmen: Meriç Mekik

Kapak Tasarımı: Serkan Yolcu

Grafik Tasarım: Gelengül Erkara

**

İki Ödüllü Adını Kravat Koydum

  • Başarısızlık, hastalık ve yetersizlik gibi konuşmadığımız konuları ve bunları şekillendiren toplum baskısını anlatan Adını Kravat Koydum, minimalist ve etkileyici bir hikâye…
  • 2012 Avusturya Alpha Edebiyat Ödülü’ne ve 2015 Euregio Edebiyat Ödülü’ne layık görülen roman.

Hayatları tesadüfler mi belirler yoksa kararlar mı?

Bir yabancıyla, hayat hikâyenin ne kadarını paylaşabilirsin? Paylaşır mısın?

Hayata dair hâlâ bir umudun var mı?

“Vay canına, ne kadar da gençsin. Önünde yaşayacağın nice şeyler var. Henüz geçmiş yok. (...) İnanılır gibi değil, bir zamanlar ben de böyle gençtim. (…) Diyeceğim o ki, herkes için yalnızca bir tek yaş vardır. Ben mesela, elli sekiz, her daim o yaştaydım, o yaştayım ve o yaşta kalacağım. Ama sen! Kendine hangi yaşı seçeceğine dikkat et. Üstüne yapışıp kalır. Seni yapıştırıp kapatır. Kendine seçeceğin yaş yapışkan gibidir, etrafını sarıp sertleşir.”

Sırlarının ezici ağırlığı altında kabuğuna çekilerek günden güne hem topluma hem kendilerine yabancılaşan yirmi ve elli sekiz yaşlarında iki adam tesadüfen bir parkta tanışırlar. Biri, iki sene boyunca insanlardan uzak durarak kendini eve kapatan bir yalnız; diğeri ise, canını dişine takıp senelerce çalışmasına rağmen işini kaybeden ve bunu eşiyle nasıl paylaşacağını bilmediği için evinden her sabah takım elbise ve kravat takarak çıkmak zorunda kalan bir kaybeden…

Ortak pişmanlıkları, hayal kırıklıkları, umutları ve hayalleri olan, toplumun dışına itilmiş iki insan… Birlikte başka bir hikâye yazabilir mi?

KİTAP KÜNYE

Kategori: Roman/Yetişkin

Sayfa Sayısı: 134

Yazar: Milena Michiko Flasar

Çevirmen: Levent Alarslan

Yayına Hazırlayan: Hilal Dikmen

Kapak Tasarımı: Yiğit Berker

Grafik Tasarım: Yiğit Berker

**

Sarı Kuşun Şarkısı 

  • II. Dünya Savaşı sırasında Nazi askerlerinden kaçıp saklanan Yahudi bir anne ile kızının müzik, sessizlik, korku ve fedakârlıkla örülü hikâyesi…
  • II. Dünya Savaşı sırasında Nazi askerlerinin saldığı dehşetten kaçıp saklanmak zorunda kalan Yahudi çocukların gerçek hayat hikâyelerinden esinlenen Jennifer Rosner’ın ilk romanı “Sarı Kuşun Şarkısı” İlksatır Yayınevi etiketiyle yayınlandı.
  • Róża ve beş yaşındaki müzik dehası kızı Shira’nın kalp kırıklığı, umut ve hasretiyle dolu Sarı Kuşun Şarkısı, bir anne ile kızın kavuşmaya, seslerini duyurmaya ve yuvalarına geri dönmeye duydukları hasretin hikâyesi…

Hayatta kalmak için sessizlik, yaşamak için hayal gücü ve müzik

II. Dünya Savaşı tüm dünyayı kasıp kavururken, Polonya’da Nazi askerleri Yahudileri kasabalarından birer birer toplar. Róża ve beş yaşındaki müzik dehası kızı Shira kaçmayı başarır ve komşularının ahırına sığınır. Saklandıkları samanlıkta, içi melodilerle dolup taşan Shira’nın uyması gereken iki kural vardır: sessiz ve hareketsiz kalmak. Róża kızını oyalamak ve ağırlaşıp durma noktasına gelen zamanı biraz olsun geçirebilmek için ona büyülü bir bahçede yaşayan küçük bir kızın hikâyesini fısıldar, “Kızın ses çıkarması yasaktı, o yüzden sarı kuş şarkı söylerdi. Kız zihninde ne bestelerse kuş onu söylerdi: tiz pikolo trilleri, genizden gelen boğuk kontrafagot homurtuları. Müzik çiçeklerin tomurcuklanmasına yardımcı olurdu.”

Bu hayali dünyada Róża kızını, dört yanlarını saran dehşetten korumaya çalışır. Fakat artık sığınaklarında güvende olmadıkları gün gelip çatar. Róża katlanması zor bir seçim yapmak zorundadır: Ya Shira’yı yanından ayırmayacak ya da ona hayatta kalma şansı sunarak bir kuş gibi uçup gitmesine izin verecektir.

“Beni hatırladın mı?”

“Günümüzdeki savaşların ve şiddetin mültecileri, başka yerlere yollanan ve ailelerinden koparılan çocuklar için bu soru hâlâ geçerliliğini taşıyor.”

Yazar Jennifer Rosner yıllar önce, duyan ve konuşan bir dünyada sağır kızlar yetiştirmek temalı If a Tree Falls isimli anı kitabı için düzenlenen bir tanıtım davetinde dinleyiciler arasındaki bir kadınla tanışır. Kadın ona, II. Dünya Savaşı sırasında çocukken yaşadıklarını anlatır; annesiyle birlikte neredeyse hep sessiz kalması gereken bir tavan arasında haftalarca gizlenmek zorunda kalmıştır. Rosner, kendisinden “gizlenmiş çocuk” olarak söz eden bu kadınla daha sonra yeniden buluşur ve onun vesilesiyle başka insanlarla da tanışır. Ve çok geçmeden kendisini sessizlik, ayrılık, kayıp ve sevgiyle ilgili yepyeni bir hikâyeye, Sarı Kuşun Şarkısı’na kaptırmış halde bulur.

İlksatır Yayınevi etiketiyle yayımlanan Jennifer Rosner’ın ilk romanı Sarı Kuşun Şarkısı,2. Dünya Savaşı sırasında Nazi askerlerinin saldığı dehşetten kaçıp saklanmak zorunda kalan Yahudi çocukların gerçek hayat hikâyelerinden esinlenerek kaleme alınan bir gizlenen çocuk hikâyesi…

KİTAP KÜNYE

Kategori: Roman/Yetişkin

Sayfa Sayısı: 306

Yazar: Jennifer Rosner

Türkçesi: Belgin Selen Haktanır

Yayına Hazırlayan: Hilal Dikmen

Kapak Tasarımı: Serkan Yolcu

Grafik Tasarımı: Gelengül Erkara

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.