banner460
banner128

Medya'da Dijital Yayıncılık devrimi

Gazeteci Necdet Saraç, yazılı basının 400 yıllık sürecinin son 20 yılında Dijital Yayıncılık’ın devreye girmesiyle inanılmaz bir evrilme yaşandığnı,  sürecin nereye sürükleneceğini de hep beraber yaşayarak göreceğimizi belirterek, burada siyasi iklimin çok önemli olduğunu vurguladı

İstanbul Gazeteciler Derneği’nin, “Basının Dünü Bugünü” başlığı altında düzenlediği söyleşiye konuk olarak katılan  Gazeteci Yazar Necdet Saraç,  ülkede gazeteciliğin geldiği nokta, teknolojik gelişmeler ve siyasal düzenin medya üzerindeki etkileri üzerine değerlendirmelerde bulundu, soruları yanıtladı. Beylikdüzü Atatürk Kültür Merkezi’nde düzenlenen ve İGD Başkanı Mehmet Mert’in moderötörlüğünde gerçekleşen toplantıya çok sayıda da gazeteci katıldı.

Dünya’da yazılı basının matbaa’nın bulunmasından sonra başladığını hatırlatan Gazeteci Saraç,  geçen dört yüz yıl içinde önemli değişimler yaşandığı, yazılı basını; radyo, televizyon gibi yayın organlarının takip ettiğini ancak son 20 yılda yaşanan değişimin olağanüstü olduğunu bildirdi.  Saraç, ““son 20 yılda dijital yayıncılık girdi devreye. Ve inanılmaz bir evrilme gerçekleşti. Öyle bir evrilme ki bugün dijital obezite diye programlar yapılmaya başlandı. Bu ne? İnsanların inanılmaz bir bilgi bombardımanına uğraması. İş öyle bir noktaya evrildi ki cep telefonsuz sokağa çıkmış inanılmaz bir eksikliği beraberinde getirir oldu. Telefonu bir yerde unuttuğunuz da sarjınız bittiğinde dünyanın sonuna gelmiş gibi algılıyorsunuz. Dünya bu anlamda ilginç bir noktaya geldi” diye konuştu.

Djijital faşizm tehlikesi var

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın  'Dijital bir faşizm anlayışı var'  dediğini hatırlatan Gazeteci Saraç, “Bunu söyleyen 20 yıldır bu ülkeyi yöneten insan. Bunu söyleyen kişinin yönettiği ülke Uluslararası Sınır Tanımayan Gazetecilerin, basın özgürlüğü raporunda 180 ülke arasında 149'uncu sırada. Yani sende basın özgürlüğü yok, ifade özgürlüğü yok sende haberin peşinden koşma özgürlüğü bile yok. Bu gerçekliğe rağmen algı yönetiyorlar. Ülkenin cumhurbaşkanı kendisini dışarıda tutarak dijital faşizmden bahsediyor ve insanların düşünce sistematiklerini şekillendirmeye çalışıyor. Evet dijital faşizm tehlikesi var mı var.” diye konuştu.

Tarafsız gazetecilik havada kaldı

ABD'de ortaya çıkan yurttaş gazeteciliği kavramının sosyal medyanın yaygınlaşmasıyla her yerde vücut bulduğunu bunun da objektifliğin önüne geçtiğini vurgulayan Saraç, “Gazeteciliğin temel prensibi ne? Objektif olma, haberi nesnel koşullarını içererek vermek. Bugün bu ülkede böyle bir şansımız var mı? Şu an herkes yurttaş gazeteciliği pozisyonunda. Elinizdeki laptop, telefon sizi yurttaş gazetecisi yapabiliyor. Herkes her konuda yorum yapabiliyor. Herkes yorumcu pozisyonuna geldi. Bunları niye söylüyorum? Dünya artık objektif olmaktan çıktı. Dünyada tarafsız gazetecilik kavramı havada kaldı. Bulunduğunuz yere göre bu iş renk değiştirebiliyor. Şimdi ülkede basının yüzde 90'ınını kontrol eden bir iktidar var. Gazeteler aynı manşetleri atıyor. Şimdi medya ne isterse onu tartışıyoruz. Eskiden bir merkez medya kavramı vardı şimdi o da kalmadı. Milliyet, Hürriyet vardı CNN Türk, NTV, Habertürk merkez medya sayılırdu. Ama bunlar bitti. Bunun yerini basını kontrol eden siyasi bir mekanizma aldı. Ülkedeki kutuplaşma medyaya yansır oldu. Medya açısından dijital gelişme objektif gazetecilik için bir şans olabilirdi. Ama demokrasi varsa objektif gazetecilik yapabilirsin, araştırmacı gazeteci olabilirsin. Şimdi bunların hepsinin yok olduğu bir ortamda siz siyasi iklimden bağımsız hareket edemezsiniz. Bugün merkez medyanın ortadan kalkmasının sebebi de o” şeklinde konuştu.

Siyasi iklim çok önemli

Gazeteciliğin doğru bir şekilde yapılabilmesi için ülkedeki siyasi iklimin demokrasiden yana olması gerektiğini de söyleyen  Necdet Saraç, Türkiye'nin ise bu manzaranın çok uzağında kaldığını vurguladı. Saraç, “Gazeteciliğin demokrasiyle buluşması lazım. Ancak o zaman bir normalleşme olur. Türkiye'de hukuk işliyor olsa, siyasal iklim demokrasiye uygun olsa bugün gazeteler başka bir yerde olurdu” dedi. Demokrasinin olmadığı bir iklimde gazetecilik yapılamayacağını yinleyen Saraç, Türkiye'deki gazeteciliğin de öldüğünü fakat buna rağmen gazeteciliği diriltebilmek için doğru habercilikte ısrar edilmesi gerektiğini söyledi. Saraç, “Bugün maalesef Türkiye'de gazetecilik öldü. Kes, kopyala, yapıştır hasıl olmaya başladı. Ülkedeki sistem düzelmediği müddetçe medya da düzelme olmaz.”diye konuştu.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.