banner460
banner128

Baharın göz kırpmaya başladığı güzel bir haftadan merhaba sevgili “Dünlük”. Hafta içinde ikinci cemre suya düştü. Havalar daha da ısınmaya başlayacak. Kısıtlamalara rağmen insanlar kendisini dışarı atmaya başladı bile… Fazla kalabalık olmayan yerlerde yürüyüşünü yapmaya çalışıyor. Daha sakin yerlerde ise bisiklete binenler görüyorum.

Meslektaşım ve Durum gazetesinde köşe komşum Mustafa Kazım Aydın’ın Antalya’da, Muratpaşa Belediyesi’nin temel bisiklet sürüş eğitimlerine katıldığını okudum. Belediyenin böyle güzel bir hizmet vermesi çok hoşuma gitti. Gerçi yokuşları fazla İstanbul’da bisiklete binmek, zevkten çok eziyet olabilir ama yine de güzel bir uğraş.

Ben, ilkokul bittiğinde arkadaşlardan ödünç alınan bisikletlerle öğrendim binmeyi. Çok düştüm, her yerim yara bere içinde kaldı. Hatta bir düştüğümde gidon boğazımı sıkıştırmıştı da, boğulacağımı sanmıştım. O olaydan sonra uzun bir süre binmek istemedim. Kendime ait bisikletim olduğunda ise artık yaşım büyümüştü ve ehliyet alabilmek için otomobil kullanmayı öğrenmeyi hedeflemiştim. Bisiklete yine bindim ama aklım hep otomobil kullanmaktaydı.

Bir de sanırım dengeyle ilgili bir sorunum var, belki kulağımla ilgili bilmiyorum, salıncakta sallanamam, denizde, deniz yatağı gibi bir şeyin üstünde fazla duramam, hemen midem bulanır. Bisiklette de kendimi çok dengede hissetmiyorum. Özelikle dönüşlerde, eğer çok geniş bir alan yoksa, bisikleti durdurup elimle yönünü değiştiriyorum. Komik ve zor iş ama emniyeti elden bırakmamak gerek…

Oğlum, 5 yaşında bisiklete binmeyi öğrenmek istemişti ancak o zamanlar yoğun çalışma hayatım yüzünden, ben değil, bakıcısı öğretti bisiklete binmeyi. Öğrendikten sonra “Artık öğrendim, binmeme gerek yok” deyip son vermiş. “Öğrenmek” daha cazip geldi sanırım ona… Yıllar içinde boy boy bisikleti oldu ancak diğer çocuklar kadar çok düşkün olmadı. Hevesini alıp bıraktı.

Bugün Mustafa Bey’in bisiklete bindiği fotoğrafı görünce bir heves geldi bana… Hafta sonları serbestçe çıkacağımız günler gelse de, şöyle yeşillikler içinde, ya da deniz kenarlarında (ama yokuş olmayan yollarda) bisiklete binsem diye düşündüm. Hem spor yapmış da olurum.

İnsan umut ettiği müddetçe yaşar madem, biz umut edelim. Belki bir gün olur.

Umutlarımızın hiç solmadığı güzel bir hafta dileğiyle…

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.