Gazitepeli hemşerileri geleneği bozmayarak, CHP Silivri Belediye Başkan Adayı Özcan Işıklar’ı mahalle ziyaretinde meşaleler eşliğinde, büyük sevgi gösterisiyle bağrına bastı. Başkan Işıklar, ‘2009’yılında Çoban Ateşi’ni buradan yakmıştık. Görüyorum ki Çobam Adeşi daha güçlü’ dedi.
CHP Silivri Belediye Başkan Adayı Özcan Işıklar, Gazitepeli gençlerle buluşmasında büyük bir coşku karşılandı. Mahalle ziyaretinde meşaleler ve tezahüratların olduğu büyük bir kalabalıkla karşılanan Işıklar; “2009 yılında ilk konuşmamı Gazitepe'de yapmış, Çoban Ateşini burada yaktık demiştim, şimdi yine ilk konuşmamı burada yapıyorum ve gördüm ki, Çoban Ateşi daha da güçlü. Sevgili Bora Balcıoğlu kardeşim ile birlikte omuz omuza yürüdüğümüz bu yolda bize sahip çıkan gençlerimize çok teşekkür ediyorum” dedi. Otobüs üstünde ilk konuşmasını Gazitepe’de yapan Işıklar’a; CHP Silivri İlçe Başkanı Suna Göçengil, İYİ Parti Silivri İlçe Başkanı Ozan Ersaraç, CHP Silivri Belediye Meclis Üyesi Adayı Bora Balcıoğlu, CHP İlçe Yönetim Kurulu Üyeleri, CHP İlçe Kadın Kolları, CHP İlçe Gençlik Kolları ve Belediye Meclis Üyesi Adayları eşlik etti.
Işıklar: “Duygu Yüklüyüm, Beraber Başladık, Kararlı Bir Şekilde Devam Edeceğiz”
Siyaseti kirletenlerin, ayağa düşürenlere karşı, geleceğe umutla bakabilen bir neslin önünü açmak için gayret göstermeyen devam edeceğini ifade eden Işıklar; “Sizlerle burada bir arada olmanın benim için çok başka bir anlamı var. Mahallelerin gazisi, gazilerin mahallesi Gazitepe Mahallemiz Silivrimizin örnek mahallelerinden bir tanesi. Bir süreç yaşadık ve yerel seçimlere 31 Martta Allah’ın izniyle ilçemizin yeni kaderini, bir daha, daha ileriye, sizlerle birlikte aldığımız emaneti çok daha ileri taşımak için huzurunuza geldik. Bu mücadeleyi hep birlikte vereceğiz. Çünkü iyi günler yaşanmıyor, üzeri karartılmış, kalp acıtan yürek acıtan bir yoksulluk, işsizlik, önümüzü dahi kapatan yarın ne olacağı kaygılar içinde yaşanan bir süreç içinde geldik buraya. Çok duygu yüklüyüm bu akşam. Oğlum gibi beraber başladığımız, şu karşıdaki binanın balkonunda yola çıkmıştık bu gece onu hatırladım. Çok daha güzel hizmetleri yapmaya gayret göstereceğiz. Şimdi ben onun bir abisi, o benim bir evladım gibi kim ne derse desin, ne söylerse söylesin biz yolumuza devam edeceğiz. Hem de çokta kararlı bir şekilde devam edeceğiz. Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın. Silivri’yi Silivri’nin siyasetini kirlilikten, leke atmaktan, karalamanın dışında ayağa düşürmenin dışında proje yaratan, ufku olan, vizyonu olan geleceğe umutla bakabilen bir neslin önünü açmak için bu gayreti bir daha göstermeye, kesinlikle sizlere paylaşmaya söz veriyorum. Göründüğü gibi, bize anlatılan gibi, yaşadıklarımızın üstünü örttükleri gibi değil. 30 kanalın 20 tane televizyonun tek manşetle çıktığı gibi değil. Yakıcı bir şekilde yaşıyoruz. Silivrimiz de bundan etkileniyor” diyerek sözü evladım dediği Bora Balcıoğlu’na bıraktı.
Balcıoğlu: “Ağabeyim, Başkanımla gurur duyuyorum”
CHP Silivri Belediye Meclis Üyesi adayı Bora Balcıoğlu konuşmasında: “İyi ki varsınız, iyi ki bu gece çok sevdiğim, değer verdiğim sevgili ağabeyim benim Belediye Başkanım Sayın Özcan Işıklar’ı böylesine coşkuyla heyecanla ve samimiyetle karşıladığınız için sizlere sonsuz teşekkür ediyorum. Bir kez daha görmüş olduk. İyi bir belediyecilik kadro ile planla proje ile de olur ama en önemlisi toplumsal bir vizyonla, toplumsal bir dayanışmayla, katılımla olur ama en önemlisi yürekle olur. İşte yüreği o kadar büyük, o kadar geniş bir ağabeyim başkanım olduğu için son derece gurur duyuyorum. Sizler de Silivri halkı olarak gurur duyun, sonuna kadar yanında olmaya devam edeceğiz. Silivri’miz de bir iddia koymuştuk, başkanım 2009 yılında adaylığı süresinde çobar ateşini Gazitepe’den yakıyoruz demişti. İşte o çoban ateşi 10 yıldan beri Silivrimizi aydınlatıyor. Bundan sonra da aydınlatmaya kararlılıkla devam edecektir. Başkanımdan aldığım çok güzel dersler var. Çünkü siyaset bir iddia işidir, cesaret işidir, risk işidir. Bizim iddiamızda Silivrimiz, İstanbul’un hatta Türkiye’nin dinamosu olmuş bir ilçe. Sanayinin, tarımın, denizin, doğanın, hizmet sektörlerinin kültürle, sanatla, üniversitelerin can damarı olma yolunda, bu sektörlerin hiç birisi birbiri ile çelişmeden gelişen ender ilçelerden bir tanesi. Silivri’yi yönetmeye bilgi lazım, birikim lazım, cesaret lazım, deneyim lazım işte hepsi Belediye Başkanım Sayın Özcan Işıklar’da var. Bu deneyimlerden tüm Silivrili hemşerilerimiz 81 ilden gelip burada yaşayan hemşerimiz yararlanmaya devam edecektir. Çünkü bizim durduğumuz yer Cumhuriyet, bizim durduğumuz yer bilim, bizim durduğumuz yer kardeşlik, barış, huzur. Bizim durduğumuz yer Mustafa Kemal’in emanetleridir. Gezdiğimiz, gittiğimiz her mahalle de her dernekte, her köyde böylesine coşku heyecan ve samimiyetle karşılanıyoruz. Ayrıştırmadan kutuplaştırmadan, barış içerisinde, huzur içerisinde, sosyal belediyecilik anlayışını Silivri Belediyesi olarak 10 yıldan bu yana devam ettiriyoruz. Daha da geliştirmek adına önceliklerimiz eğitim, sağlık, istihdam, kültür, sanat, spor, gençlerimiz, kadınlarımız. Çünkü % 65 ‘i 35 yaşın altında olan genç bir nüfusa sahibiz. İşte gençlerimiz bu yüzden önemli. Başkanım gençleri toplum önüne bu yüzden koyuyor. Bizlerde bunun kıymetini bilerek yolumuza devam edeceğiz.” dedi.
Işıklar: “İnsanı Merkezine Koyan Bir Belediyecilik Anlayışı Geliştirdik”
Konuşmasına devam eden Işıklar, şunları söyledi: “Bu dönem başka bir vizyonun, o kadar birikimin, çalışmanın sonuca varma zamanı. Oturup ders çalışan çocuk sessizliğinde 10 yılda 8 tane belediyeyi teslim aldık. Sessiz sedasız 50 yıllık belediyeler kapandı, bir günde yok oldu. İdari birleşmeler, Celaliye, Kamiloba Büyükçekmece’ye geri kalan Silivri’ye, bir gece sabah bir kalktık yok. Birleşip tek bir belediye olması, ülke tarihinde ender rastlanacak bir olay. Kavgasız gürültüsüz tamamladık ve bir Silivri’ye dönüştük. Birinci dönem tamamlandı. Bir vizyon çizilmesi lazımdı. Ne yapacak Silivri; İstanbul’un yanında üzerimize akıp gelen beton lobileri, arazi çetelerinden koruyacağız. Huzurumuzu, kimliğimizi koruyacağız ve burasını geleceğe taşımak için bir vizyon koyacağız ortaya, proje oluşturacağız. Bizim insana dokunmamız lazım. Komşu ilçelerde ne olduğu belli %70 ‘i kaçsam da kurtulsam derken, bu kentte %70’i Silivri’de yaşamak istiyorum diyor. Silivri’de yaşamayı güzel kılan bir yer yaratmak lazımdı. Bunu düşündük, ikinci dönem yine köyler kapandı işte Gazitepe bunu en kötü yaşayanlardan bir tanesi. Biz tuttuk bu toprakları korumak için bir Tarım Projesi başlattık. Senelerdir ekilip biçilen boş kalan toprakları bir üretim alanına döndürelim istedik… O kalpleri sızlatacak derecede yoksulluk, çaresizlik, umutsuzluk, işsizlik, gençliğin gelecek umudu sönmüş bir karartma yaşanacak durumda..! Biz bunu korumak için, memleketi tutmak, huzuru tutmak, burada kardeşliği, barışı, huzuru sağlamak için, Silivri’nin insanına dokunan, onun günlük hayatına dokunan, yoksulunu koruyan, hastasını engellisine bakan, işsizine iş bulan, sokağını meydanını, çarşısı neyse mahallesi aynı yapan hakkaniyeti, adaleti ve ahlakı; ahlak derken de memleketin her tarafında aynısı olsun diye didinen bir ahlakı koyan sessiz sedasız, şatafata bulaştırmadan insanı merkezine koyan bir belediyecilik anlayışını geliştirmeye çalıştık.
“Yoksullukta, Çaresizlikte Beka’yı Sağlayabilir Misiniz?”Bir şey daha var beka sorunu deyip, yerel yönetimin sorununu devletin sorunu haline getiren bir anlayış var önümüzde. Ya istiklal ya ölüm, ya siyah ya beyaz. Böyle bir şey yok. Silivri’yi konuşuyoruz. Beka sorunundan önemlisi işsizlik, fakirlik, yoksulluk, ötekileşmiş, yabancılaşmış, düşmanlaşmış karşına bir hedef koyan anlayış, sineğin üstüne tankla gider gibi bütün gücüyle onu yok etmeye çalışan bir anlayışla yerel yönetim seçimine gidiyoruz. Öyle bir şey yok! Devletin bekası halkın huzurudur! Devletin bekası insan varlığıdır, karnının doyması, aklının huzuru, çoluğunun çocuğunun geleceğidir. Bir şehirde beraber huzur içinde yaşamaktan başka bekası mı olur! Yoksullukta, çaresizlikte, fakirlikte, bekayı sağlayabilir misiniz? İşte Silivri’de bunu yapmaya çalıştık. Şimdi meyvelerini toplama zamanı.
“Oyunlarını Bozacağız”
Silivri’den Edirne’ye kadar büyük bir kalkınma, endüstri bölgesini, insani gelişme merkezini, çiftliklerini kuracağız bütün her şeyi hazır. 10 senede onları yetiştirdik, şimdi bir ağabey gibi başlarında durup bunları yaptıracağız. Bütün Türkiye’nin gıpta ile baktığı, 8 tane büyükşehirin gelip örnek aldığı, bahsettiği bu toprakları koruyacağız. Bütün derdimiz bu. Şimdi çıkmış bu toprakları nasıl yağmalarız, nasıl buralara 400.000 tane Suriyeliyi Kiptaş’ın 3’ünden 9’una kadar buraya nasıl getiririz hesabı yapanların oyunlarını bozacağız. Buna tahammülümüz yok! Buradayız, beraberiz işte benim kadrom bu. 10 sene emek verdiğim arkadaşlarımın ister mecliste, ister bürokrat görevi olsun yetişmiş bir kadromuz var.
“Bu Kente İhanet Ettirmedik, Ettirmeyeceğiz”
Bir şey daha yaptık, Silivri tarihinde, Cumhuriyet tarihinde ilk defa çok partili siyasi hayata geçtiğimizden bu yana ilk defa ortak aklı, artık partilerin bile üstüne çıkan, beraber yönetelim diyen 8 partide görev yapmış, temsil etmiş, içinde bulunmuş anlayışları bir blok halinde, bir Silivri ittifakı halinde bir araya getirdik. Biz bu kentte birbirinin ötekisi değiliz. Hep söyledim yine söylüyorum; topraksız tohum, bulutsuz yağmur, unsuz ekmek olabilir mi? Biz birbirimizin karşıtı değil tamamlayanıyız. Etle tırnak olmuşuz bunu devam ettireceğiz. Bu şehirde kimsenin huzuru bozmasına izin vermeyeceğiz. Başka anlayışlar buralara gelip, parsellemeye, yağmalamaya gücü yetmeyecek. Bu huzuru bozmalarına izin vermeyeceğiz. İnsanı merkezine koyan, insanı sağlığından, çocuğu doğumundan mezara teslim edene kadar, insanla yaşayan bir belediyecilik ve şehrin her sokağında, günün her saatinde huzurla gezen bir anlayışı yerleştirdik. Bunun arkasında ağır bedeller var, dik ve onurlu bir duruş var. Bu kente ihanet etmemek var. Neleri yaptırmadığımızın en önemlisini söyleyeyim; bu kente ihanet etmedik, ettirmedik, ettirmeyeceğiz.
“Hepimizin Belediyesinde Huzuru Devam Ettireceğiz”İttifakla ilk defa seçime giriyoruz. İttifak güçlenmedir, el ele tutuşmaktır beraber olmaktır. Biz kapımızın önünü süpüreceğiz. Silivri’yi belirsizliğe teslim etmeyeceğiz, meclisi başka, başkan başka bizde öyle bir şey yok. Meclisi de bir, başkanı da bir, anlayışı da bir, tek bir liste ile karşınıza çıkıyoruz. Sen yoluna ben yoluma dedi, ne olacak meclis? Rant paylaşır gibi, baba mirası paylaşır gibi bir liste, bir mantık, bir yönetim bunu asla kabul edemeyiz. Silivri’nin böyle bir maceraya geçit vermeyeceğine ben gönülden inanıyorum. Başka bir şey daha var, bunları genel seçim havasına sokup, sanki hiç bir şey olmuyormuş gibi bakın işinize, gidin sandığa atın oyunuzu diyerek geçiştiremeyeceksiniz. Bu ağır bir krizi bir alt üst oluşu, bir silkinişi, bir kent yoksulluğunu, şehirlerde artık gizlenemeyen işsizliği, özellikle gençlerimizde gelecek umudunu karartan bu günleri aşacağız. Birlikle aşarız, beraberlikle aşarız, bütünlükle aşarız! Bunu sağlamak için oylarımızı bölmeyelim. 1960’dan buyana ilk defa ortak Silivri aklını önünüze koyan bu Silivri ittifakını, hepimizin Silivri’sinde, hepimizin belediyesine, hepimizin seçeceği bir başkana ve meclise teslim etmekte, bu huzuru devam ettirmekte, aynı anlayışla birlikte yürümeye devam edeceğiz. Bunlara çanak tutan, çeşni tutan da var. Onlar da gelir, aman sakın, bu macera bir defa yaşandı, bundan bir ders çıkardık. Şimdi aynı macerayı sadece ve sadece sanki sorumlusu bizmişiz gibi, sanki eleştirecek olan benmişim gibi iktidarı bırakıp bizimle uğraşanlar da çıkabilir. İşte onlara geçit vermemek gerekir..!
“Projelerimizin İçinde İnsanın Ruhu, Kalbi Var”
Bizim sorunumuz bu ülkeyi bu memleketi kim bu hale getirdiyse onlara bir mesaj vermek. Büyükşehir Adayımız Ekrem İmamoğlu’nun İstanbul’a bir ruh vermeye, dokunmaya hayat vermeye, insani bir dokunuş katmaya, ne kadar kapsayıcı ne kadar toparlayıcı ve birleştirici bir anlayışı koymak istediğini gördük. O gelecek anlatacak, biz de projelerimizi tek tek evlere kadar ulaştıracağız. Göreceksiniz içinde insanın ruhu var, kalbi var yüreği var. Gelenlere soracaksınız, kim burada gecenin ikisinde üçünde sizin için dertleniyor? Kim çoluğunuzun çocuğunuzun sırtındaki çantadan tutun camisindeki seccadeye kadar hangi başkan düşünmüş! Hangi belediye düşünmüş? Hangi yerel yönetim, hangi aday düşünmüş bu toprakları korumayı? Hangi aday düşünmüş Türkiye’de tek Tarım Lisesi açmayı, bu topraklarda nasıl üreteceğimizi düşünen var mı? Eğer bu bir yerel seçim havasından çıktıysa, öyle söylüyorlarsa bizim onlara soracak sorumuz çok! Silivri’yi konuşuyorsak Silivri’nin geleceğine böyle bir mutabakatı ortak bir aklı hep beraber koyacağız. İşte bu liste, 8 tane yıllarca birbiri ile çelişmiş partinin bir araya gelme cesaretini göstermiş, ortak aklı büyük mücadeleyi büyük ittifakı önünüze getirdik. Şimdi ona sahip çıkarak Silivri’yi Anka kuşu gibi kanatlanıp geleceğe uçuracağız. Bu güzel karşılama için hem Bora kardeşim adına hem de ilçe başkanlarım adına teşekkür ediyorum. Çalışmaya daha çok çalışmaya hepinizin huzurunda söz veriyorum.”
