banner460
banner128

‘Kılı kılına’ tutturan anketler ile ‘Kenarından- köşesinden’ geçmeyen anket sonuçlarını gördüğümden beri öğrendiğim bir şey, çıkardığım bir ders var: Ne anketlere inanacaksın, ne de anketsiz kalacaksın!

Anket sonucu açıklamayacağım. Ama daha geçtiğimiz birkaç gün içinde iki farklı kurumun bir ilçe için açıkladığı birbirine tamamen zıt bir sonucu hatırlatmak isterim. Bir ilçede; A şirketine göre X aday kazanırken, B şirketine göre aynı ilçede Y aday kazanıyor. Hangisine inanacağız. Mutlak biri doğru söylüyor. Ama hangisi?

*

1989 seçimleri. İstanbul’da Bedrettin Dalan Anakent Belediye Başkanı. İktidardaki Turgut Özal’ın kurduğu ANAP Partisi’nden. Rakibi Genel Başkanlığı’nı Erdal İnönü’nün yürüttüğü SHP Adayı Nuretttin Sözen. Sözen’i yakın çevresi tanıyor, kamuoyunda tanınırlığı yok. Dalan ise her gün televizyon ve gazetelerde. Seçim sürecine girdik. Bir çok gazetenin manşettinde Dalan ‘Haliç gözlerim gibi mavi olacak’ sözleriyle gülümsüyor. 

Sonuçlara ilişkin araştırma sonuçları,  sürmanşetlerden, manşetlerden.  Dalan Yüzde 60’lardan düşmüyor. Sözen yüzde 40’ları bulmuyor. Seçim çantada keklik. Taraıfsız kalanların, bilimsel verilere uygun araştırma yapan araştırma kurumlarının sonuçları; çıkan gürültü,  kopan toz duman arasında giörünmüyor bile. 

*

Sonuç Sözen seçimi yüzde 9’a yakın farkla kazanıyor.

SHP Sözen: Yüzde 35,95

ANAP Dalan: Yüzde 26.12

DYP Vural Arıkan: yüzde 13

DSP: Mukbil Zırntıloğlu Yüzde 12.22

Refah Partisi: Bahri Zengin: Yüzde 10.48

Sonuçlar görüldüğü gibi tepetaklaktı. 

Bazı anket firmalarının ve basın kuruluşlarının kesesi dolmuş itibarları ise boşalmıştı.

*

Ne anketlere  güven ne de anketsiz kal!

Anketler; bilimsel veriler kullanılarak, tarafsız bir şekilde yapılırsa sonuçları geleceği ve içinde bulunulan durumu öğrenmede minumum hata paylarıyla doğru sonucu verir. Bir anketin güvenilirliği ve geçerliliği çok önemlidir.  Geçerli bir test aynı zamanda güvenilir olmalıdır. Bu arada anketlerini tüm saiklerden uzak, bilimsel kriterlere uygun yapan firmalara teşekkür ediyoruz. Özetle gelinen durumda; ne anketsiz kalacaksın ne de anketlere yüzde yüz güveneceksin. Bir söz var hani. “Bütün renkler birlikte kirleniyordu: Birinciliği beyaza verdiler. “  Toplumda her alanda oluşan ve yaygınlaşan güvenilme sorunu vardı, Anket firmaları da bu sonuçtan paylarına düşeni alıyordu ne yazık ki. 

*

Afişler..

Ve gelelim afişlere.. Tanınmayan, bilinmeyen adayların bu eksikliklerini gidermek için afişler önemli.  Afişlerin seçimlerde kullanımı anketlerden çok ama çok eski. Her seçimde de başvurulan en önemli yöntem. Defalarca tekrarlandığına ve ülkenin her yerinde kullanıldığına göre elbette geçerliliğine ve faydasına inanılmış bir yöntem. Ve hala da etkili. Abartısı tek hatası. Kanaatini oluşturmuş seçmen ise ne yapsanız yapın, gözünün içine ne kadar afiş sokarsanız sokun faydası yok. 2024 yerel seçimlerinde seçmenin kanaati diğer seçimlere göre daha yüksek oranda oluşmuş gibi. Bu seçimde kanaati; domatesin etiketi, ulaşımın tarifesi, evin kirası, maaşın tutarı çok daha belirleyici şekilde oluşturmuş durumda. Ne yapsan yap, bu insanların kanaatini değiştirmesi çok ama çok zor.

*

Sanal Dünya

Sanal Dünya hayatımıza 2000’lerin başından itibaren girdi. Ve giderek yaygınlaştı.  Eskilerin mahalle meydanları artık sanal dünyalar olmuş. Bir facebook, twitter artık global bir dünyanın bir meydanı halinde. Bu nedenle de yoğun bir şekilde kullanılmaya başlandı.

Peki etkileri, olumlu yönleri yanında olumsuzlukları nasıl. Henüz bu konuda çok detaylı sonuçları elde etmiş değiliz. Çok çok geniş kesimlere hatta dünyanın öbür ucuna bir saniyede ulaşma olanağı sağladığı için erişim konusunda üstüne yoktur. Sanal dünya böyle bir olanağı veriyor. Ve hemen toplumun tüm kesimlerinin yaşam alışkanlıklarını değiştiriyor.

Herşeyin olumsuz yanı gibi mutlak onun da olumsuzluğu var. Bu etki durumu. Beklenen etki sağlanabiliyor mu? Biz biliyoruz ki; Yüzyüze iletişim en etkili iletişimdir. Bu bilimsel olarak kanıtlanmış bir sonuçtur.  Sanal dünyalardaki reklamlar şayet sanal aşklar gibi sonuçlara yol açıyorsa durum şinanay..

Özetle bu alanda; geniş kitlelere ulaşılılırlık mükemmel ama etki soru işareti taşıyor. Her ulaştığın senin olmuyor. Ulaştığın yerde ayağının kaydırılıp pat diye aşağıya gitmek te var..  Sanal Dünya da reklamların etkisi ve sonuçları üzerine bilimsel araştırmalara-verilere ihtiyacımız var.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.