Seninle dertleşme günümüz bugün değil biliyorum sevgili “Dünlük” ama pazar günü şahit olduklarımı birileriyle paşlaşmak istedim. Konu futbol…
*
Öncelikle şunu açıkça belirteyim. Herhangi bir takım tutmuyorum. Gençliğimde tutmazsan olmazmış gibi göründüğü için takım tutmuşluğum var ama yıllardır belirli bir takım taraftarı değilim. Buna rağmen Türkiye’deki hangi takım yurtdışındaki bir takımla maç yapsa, milli takım kazanmış gibi seviniyorum galibiyetine… O kadar. Ama futbolu anlamıyorum! Yanlış anlaşılmasın, futboldan anlamıyor değilim. Taç çizgisi, korner, hatta ofsayt nedir, kuralları nelerdir, az çok biliyorum. Benim anlamadığım, milyon liralar alan 22 kişinin bir top peşinde koşturması ve bu 22 kişinin gol atması ya da oyundaki iki kalecinin gol yemesinin, milyonlarca taraftar üzerindeki etkisi!
Geçen hafta isteğim dışında izlediğim görüntülerden ve sonradan önüme çıkan haberlerden anladığım kadarıyla (sahada taraftarı oldukları takım şampiyon oldu diye kale filelerini sökmeye çalışanlar vardı) Trabzonspor bu sene şampiyon.
*
Gelelim pazar günü şahit olduklarıma…
Futbolla ilgilenmediğim için hangi takımın nerede, kiminle maçı var, onlarla da ilgilenmiyorum. O yüzden büyük bir hata yapıp pazar günü Maçka üzerinden Beşiktaş’a indik. Meğer Beşiktaş ile Fenerbahçe arasındaymış günün maçı!
Aman Allahım karşıdan siyah beyaz formalar girmiş bir güruh üzerimize üzerimize geliyordu. Onlar geçsin diye bir yerde oturup kahve içelim dedik. Ancak o güruhun Fenerbahçeliler için özel olarak besteledikleri, annelerini de ilgilendiren iğrenç küfürlerin eşlik ettiği marşlarından kaçamadık! Üstelik Anneler Günü idi. Hoş o küfürler hiçbir gün mübah sayılamaz!
*
Sinir içinde otururken düşündüm. Büyük ihtimalle cuma günü okudukları okullarda, çalıştıkları yerlerde, Fenerbahçeli öğrenci ve iş arkadaşlarıyla, gayet samimi şekilde konuştular, güldüler. Ama şimdi burada, Fenerbahçeli olan herkese ana avrat düz gitme hakkını kendilerinde buluyorlar! Ancak Beşiktaş’ta değil de Bağdat Caddesi’nde bulunsaydım, aynı küfürleri içeren marşları bu kez Fenerbahçeli taraftarlardan dinleyecektim, adım gibi eminim. Sadece içindeki iki renk değişecekti! O yüzden çok içten bir şekilde şunu diledim: İnşallah berabere kalırsınız! Dilek hakkımı böyle saçma bir şekilde harcamış olsam da sonucu gördüğümde gülümsedim.
Sırf başka takımı tuttuğu için insanlara, üstelik ‘anneleri’ dolayısıyla kadınlar üzerinden küfür edecek hiçbir güruh sevinmeyi hak etmiyor benim gözümde çünkü. Kimse kusura bakmasın!
