Türkiye bir seçime giderken, biz de 40 yıl önce yapılan bir seçim sürecine gidip, geçmiş güzel günleri(!) yad edip, nostaljik duygular yaşadık..Şimdiki gençler bilmez. Ne yaşanılmayası günlerdi!
*.
Kocası kızınca verdiği kiloları yeniden aldı!
Türkiye 1980’li yıllarda çok renkli günler yaşadı. Bir darbe sürecinden geçiyorduk. Siyasi dünyamız oldukça karanlık, sosyal dünyamız ise alabildiğine renkliydi.. Bülent Ersoy, Sibel Can, Emel Sayın gazetelerin baş köşesinde. Gazete dedim de; o günlerin en çok satan gazetesi 1 milyonu aşan tiraıiyle Tan Gazetesi idi. Gazetenin haberlerinin yarısından fazlası ise yalandı. Millet yalanla besleniyor; Sibel Can’ın bacakları, Emel Sayın’ın gözleri, Bülent Ersoy’un cinsiyetiyle yatıp kalkıyordu.
İşte o günlerden bir manşet.. Kocasına kızınca verdiği kilolaları yeniden aldı.
O gazetenin böylesi manşetleri hazırladığı zamanda; Kimse hakkını arayamıyor, insanlar sudan sebeplerle işinden ediliyor, o şehirden o şehire sürgünlere gönderiliyordu. Gençler hapishanelere tıkılıyor, analar rüyalarından çocuklarının sesleriyle uyanıyordu.
*
Demirel, Ecevit, Erbakan ve Türkeş’e bile tahammül yok
Böylesi bir zamanda Türkiye; 12 Eylül 1980 deki Kenan Evren liderliğinde gerçekleştirilen darbe sürecinde alınan bir kararla 6 Kasım 1983’te seçime gidiyor. Darbeyi yapan Kenan Evren, kendini devlet başkanı ilan ettirmiş, istediğini yapıyor. Ortada Demokrasi’nin D’si yok.
Süleyman Demirel, Bülent Ecevit, Necmettin Erbakan ve Alparslan Türkeş siyasi yasaklı.
Seçime, Emekli Orgeneral Turgut Sunalp’ın kurduğu MDP, Askeri yönetimin kurdurduğu hükümette Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı olarak görev yapan Turgut Özal’ın kurduğu ANAP, E İsmet İnönü’nün eski özel Kalem Müdürü Necdet Calp’in kurduğu Halkçı Parti giriyor.
Giriyorda listeler darbe yönetiminin onayından geçiyordu. Bir çok insan sudan sebeplerle veto yiyordu.
Askeri yönetim; Erdal İnönü’nün kurduğu SODEP, Süleyman Demirel’in desteklediği BTP’nin seçime girmesine izin vermemiş. Alparslan Türkeş’in kurduğu MP ile Necmettin Erbakan çizgisindeki RP’nin kurucuları veto edilmişti. Onlarda seçime giremiyordu.
*
Böyle bir yarışta Emekli Orgeneral Turgut Sunalp çıkmış kendini Kenan Evren’lerin temsilcisi gibi sunup seçimi alacağını düşünüyor. Özal’ın geçmişini işçiler iyi biliyor. Özal; 1980 öncesi Maden-İş sendikasının onbinlerce işçiyle yürüttüğü grev ve direnişte, karşılarındaki işveren temsilcisi konumundaki MESS (Madeni Eşya Sanayicileri Sendikası) başkanı. Ancak ılımlı, liberal görüşlü, dört eğilimi birleştirdim diyerek yeni bir uzlaşma partisi kurduğunu söyüyor, Ortadireği kalkındıracağını ifade ediyor. Necdet Calp ise askeri dönemde en ağır darbeyi yemiş sol kesimi temsil ediyor güya. Kimsenin itibar ettiği yok.
Seçim sonucunda devlet destekli olduğu düşünülen Sunalp yüzde 23, 55 oyla ancak üçüncü parti olabililiyor. Seçmen yüzde 45 ile Özal’lı yılları başlatıyor. Böyle bir süreç yaşıyordu Türkiye.
Liderler televizyonlarda tartışırdı
Bu arada fotoğrafta görüyorsunuz değil mi. Turgut Sunalp, Necdet Calp ve Turgut Özal Televizyonda açık oturum programına katılıp soruları yanıtlıyor, tartışıyorlardı. Şimdilerde bu görüntülere hasret kalıyoruz.
*
Sıkıysa huzursuzluk çıkarın
Bu arada medya dünyamızın amiral gemisi olarak bilinen Hürriyet’in seçim haberine dikkatli baktınız değil mi? ‘Huzur içinde yapılan seçime iştirak büyük oldu’ Haberin üst spotu böyle. Sıkardı huzursuzluk çıkarmak! HP Süpriz yaparak MDP’yi geçmiş. MDP umduğunu bulamamış. Yukardaki Alem MDP bekliyordu ama ahali ANAP demişti. Sürpriz denmesinin nedeni bu.
*
Bu topraklarda ters tepiyor bilesiniz
Bu memlekette ahali devletini sever. Devletini severde, devletin, devleti yönetenlerin böyle millet iradesinin ortaya çıkmasına karışmasını pek sevmez. Bunu gördüğünde devletin desteklediğini değil, tam da karşısındakini mağdur görüp onu destekler. Bu millet böylesi durumlarda mağdurun yanında olur. Hani Tan gibi gazeteler okusa da, sanal dünyalarda zaman öldürsede , sandık önüne geldiğinde gerçek dünyasına dönüp bildiğini okuduğunu da biliriz.
Kıssadan hisse. Siz siz olun bir gün iktidar olursanız devlet görevlilerini seçim işlerine sakın karıştırmayın. Bu topraklarda ters tepiyor bilesiniz.