banner460
banner128

Karlı geçen bir haftadan merhaba sevgili “Dünlük”… Geçen hafta rüyamda maskesiz sokağa çıktığımı görüp paniğe kapılıyordum. Sonra aklıma, çantamda yedek maske taşıdığım geliyordu. Uyandığımda, “Pandemi yüzünden rüyalar bile değişti” diye düşünürken buldum kendimi. Sonra instagramda Ayşegül Aldinç de aynı rüyayı gördüğünü yazmış, o da maskesini unutup sokağa çıktığını görmüş. Bilinaçaltımızın oyunları olsa gerek. Yine geçen hafta 6, 7 yaşlarında iki küçük çocuğun konuşmalarına kulak misafiri oldum. Birisi arkadaşına “Bizim evde corona vardı” dedi, diğeri “Nasıl yani sizden biri hasta mı oldu?” diye sordu. Diğeri yanıtladı: “Hayır rüyamda, corona virüsü camdan girmeye çalışıyordu, ben de onunla savaşıyordum.”

Pandemi sırf biz büyüklerin değil, küçüklerin rüyalarını da değiştirmişti anlaşılan. Haberlerde, aile arasındaki konuşmalarda duydukları, bilinçaltından rüyalarına süzülmeye başlamış.

Google’a rüyalar yazdığımda ilginç bir haberle karşılaştım bugün. Duvar gazetesinde gördüğüm ve Science Alert sitesinden alınan habere göre bilim adamları, uykuda olan ve rüya gören insanlarla iletişim kurmayı başarmış.

Uyku ve rüyalar, bilim tarafından sıkça incelense de hala gizemini koruyor. Genellikle rüyaların görüldüğü sırada gerçekleşen hızlı göz hareketi (REM) aşaması da dahil, uyku psikolojisi hala en merak edilen gizemlerden… Birçok psikiyatr ve psikologun araştırmalarına konu oluyor. Ve tabii bilim kurgu ve gerilim filmlerine de…

Benim okuduğum haberdeki araştırma Northwestern Üniversitesi’nde yapılmış. Araştırmacılar dört farklı laboratuvarda yapılan deneylerde 36 kişiyle çalışmış. Gönüllülerden biri narkolepsi (Normal dışı zamanlarda uyku hali ve ani uyku atakları ile tanımlanan kronik bir uyku bozukluğu) sorunu yaşıyormuş ve sık sık bilinçli rüyalar görüyormuş. Diğer 35 kişi ise bilinçli rüyalarla ilgili deneyimler açısından farklılıklar göstermekteymiş.

Bilim insanları, katılımcılarla sesler, yanıp sönen ışıklar ve fiziksel dokunuşlar aracılığıyla etkileşime girmişler: Uyuyanlardan, basit matematik sorularını cevaplamaları, ayrıca ışık parlamalarını ya da fiziksel dokunuşları saymaları ve (örneğin “İspanyolca konuşabilir misiniz?” gibi) basit ‘evet’ ya da ‘hayır’ sorularına yanıt vermeleri istenmiş.

Habere göre, “Yanıtlar, daha önce kararlaştırılan göz hareketleri ya da yüz kası hareketleri aracılığıyla” verilmiş. 57 uyku seansında, katılımcılar tarafından bilinçli rüya görüldüğü doğrulanmış. Seansların yüzde 47’sinde, en az bir soruya doğru yanıt verildiği gözlemlenmiş.

Çalışmaya katılan kişiler, çoğunlukla başarılı bir yanıt verdikten sonra rüyalarını raporlamalarını sağlamak için uyandırılmış. Kimi durumlarda, dış girdiler rüyanın dışında veya rüyada üst üste bindirilmiş olarak hatırlanmış; diğer durumlardaysa, rüyanın içinde (bir radyo gibi) bir şeyler deneyimlenmiş.

Northwestern Üniversitesi’nden psikolog Ken Paller, “REM uykusundaki kişilerin kendilerine soru yönelten araştırmacıyla etkileşime geçebildiğini ve gerçek zamanlı iletişim kurabildiğini, ayrıca rüya gören kişilerin soruları anlama, rüya sırasında hafızalarını kullanabilme ve yanıt üretme yeteneğine sahip olduklarını bulduk” demiş.

Araştırma sonuçlarının, rüyaların, hafızanın ve uykunun anıları saklayabilmek konusunda ne kadar önemli olduğu konusunda yapılacak çalışmalara yardımcı olacağı belirtiliyor. Ayrıca çeşitli uyku bozukluklarının tedavisi ve hatta ileride rüyalarımızda gördüğümüz şeyleri denetlemenin bir yolunu sunabileceği konusunda heyecan yaratmış.

Güzel mesajlar veren güzel rüyalar dileğiyle…

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.