Kul Sefili, gerçek adıyla Ali Turalı usta bir halk ozanı. "Komünist Ozan" ve "Dursunoğlu Ali" adlarıyla da yazıyor.

Benim en çok beğendiğim yanı, yaşamın her alanında yazmasıdır. Yâni aşkı ve gurbeti de hüznü ve sevinci de kavgayı ve isyanı da şiirlerine konu etmesidir.

*

Bazı halk ozanları, özellikle 68 Kuşağı'nın yoğun siyasal rüzgârının etkisiyle şiiri sloganlaştırmışlardır. Yanlış anlaşılmasın, 68 Kuşağı'na karşı herhangi bir itirazım yok. Ben de aynı kuşaktan sayılırım, sloganlaşmanın sıkıntısını ben de yaşadım. O yıllarda sevgilim olan eşime yazdığım şiiri bile kavga şiirine dönüştürmek zorunda kaldım.

Bu sıkıntıyı yaşadığım için "Direnen Saz Direnen Söz" adlı kitabımda da slogan şiirin şiirimiz üzerindeki etkisini dile getirdim.

*

Âşık Mahzunî Şerif bu konuda öncüydü. Şiirini hiçbir zaman sloganlaştırmadı. Yaşamanın her alanını kucuklayan şiirler yazdı. Onun içindir ki, bugün 50 yıl önce yazdıkları bile radyo ve televizyonlarda okunuyor, söyleniyor.

Kul Sefili'nin şiirleri de öyle... Zaman zaman Facebook sayfamda onun şiirlerini de paylaşıyorum. Altlarındaki tarihlere bakıyorum çok eski, ama bugün için de geçerliliğini koruyor. Azımsanmayacak beğeni alıyor.

İşte şiir budur.

İsyanın en kutsalını, en görkemlisini Pir Sultan Abdal da yazdı, Dadaloğlu da yazdı. Ama ikisi de sadece isyan şiirleriyle kalmadı. Her alanda yazdılar.

*

Kul Sefili çok da vefalı bir ozan. Âşık İhsanî'ye özel bir tutkusu var. Kendisini "İhsanî yolunda" diye sunarak, büyük ozanımızın da dillerde ve gönüllerde yaşatılmasına katkıda bulunuyor.

Kul Sefili'nin şiiri çok sağlam. Ayakları uyakları yerli yerinde. Artık, tartışmasız usta bir halk ozanı.

*

Kul Sefili çok üretken bir ozan. Yakın zamanda iki kitabı birden yayımlandı.

Biri, "Dalmaya Geldik", diğeri, "1980'den Günümüze Günlüğüme Yansıyanlar" adını taşıyor.

Adından da anlaşılacağı gibi kitaplarının birinde şiirlerinin yanı sıra günlükleri de yer alıyor. Sefili, şiir kadar günlüklerde de başarılı olduğunu gösteriyor. Kutlarım.

Kul Sefili; Dursunoğlu Ali ve Komünist Ozan adlarını da kullanıyor. Son iki kitabında da bu adları kullanmış.

Ben şahsen, sadece KUL SEFİLİ adını kullanmasını tavsiye ederim. Çünkü en çok bu adla anılıyor, biliniyor.

Muhabbeti ve okuru bol olsun, Kul Sefili'nin.