Nihayet havaların gerçekten kış gibi hissettirdiği “soğuk” bir cumartesiden merhaba sevgili “Dünlük”… Hep sıkıntılı haberler paylaşmak olmaz, güzel şeyler de paylaşılmalı… Mesela dün Hakkari’deki Şehit Selahattin İlköğretim Okulu’nun 2. sınıfında okuyan Yusuf Eymen Velieceoğlu’nun, 2 bin 557 öğrenci arasında yapılan Kanada Merkezli Caribou Matematik Organizasyonu’nda tüm soruları doğru yanıtlayarak dünya şampiyonu olduğunu okudum. Çok mutlu oldum, seninle de paylaşmak istedim.

Dün instagramda takip ettiğim güzel bilgiler paylaşan bir sayfada ise “Neden ağlamak iyi hissettirir?” başlıklı bir yazı gördüm. 4 adımda ağlamanın faydalarını anlatıyordu. Gözyaşlarının ilk faydası, normalden fazla üretilen stres hormonlarının bedenden atılmasını sağlamakmış. Duygusal veya fiziksel travmanın enerjisini atmaya, olayların kişinin gözünde netlik kazanmasını sağlamaya yardımcı olurmuş. Ağlama sırasında doğal ağrı kesici endorfin ve aşk hormoni oksitosin salgılandığı için iyi hissetmeye başlıyormuş insan. Ve dördüncü olarak “sözlerin yetersiz kaldığı anlarda” görsel olarak duyguların karşı tarafa iletilmesini destekliyormuş.

Kendimi düşündüm bu yazıyı okuyunca… Sıkı bir Sezen Aksu hayranı olmadım hiçbir zaman. Sevdiğim birkaç şarkısı taaa gençliğimde kalanlardan. Yenilerinin sözlerini asla “anlayamıyorum”. Ama bu anlamamak mantığını anlamamak değil, duyamıyorum sanki… Beynime de kalbime de ulaşmıyor. Ama mesela “Ağlamak Güzeldir” şarkısını ne zaman dinlesem benim de gözlerimden yaşlar süzülür. Ve iyi hissettirir. “Ağlamak şu gelip geçici dünyada/Her şeye rağmen var olmak demek/Ağlamak yaşayan binlerce duygu/İnsanca ve coşkulu güzel bir şeydir” dörtlüğünü severim en çok…

Ben de bazen güzel bir fotoğrafa bakarken, bazen bir film izlerken (hatta reklam), çoğu zaman kitap okurken, gözlerimden yaşlar süzülürken bulabiliyorum kendimi… Ama bu ağlama sonrası kendimi çok huzurlu hissediyorum. Düdüklü tencereden çıkması gereken buharın doğru zamanda çıkması gibi. (Bir de oğlum, saçma sapan her şeye ağlıyorsun diye dalga geçmese:)))

Bazen doğada dolaşırken bir ağacı gördüğümde ona dokunuyorum. İçimden, “Seni görebildiğim, dokunabildiğim için şükrediyorum” diyorum. O düşünceler içimden geçerken bakıyorum gözlerimden yaşlar süzülmüş. Hayır, uzaktan gören kim bilir hakkımda ne düşünüyor diye sonra da gülmeye başlıyorum ki, bu daha tehlikeli…

Ağlamak stres atmak için güzel ve faydalı olsa da güzel gülüşlü, hatta kahkahalı günler dileğiyle şimdilik hoşça kal “Dünlük”.