Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde, 14 Ağustos 2001'de Türkiye'nin 39. partisi olarak Türk siyasi hayatına giren AK Parti, siyaset sahnesinde 23. yılını kutladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti Genel Merkezi'nde gerçekleşen kutlama programında AK Parti'ye katılan 2 milletvekili ve 13 belediye başkanına parti rozetlerini taktı.

MİLLETİN İRADESİNE GEM VURDURMAYIZ! MİLLETİN İRADESİNE GEM VURDURMAYIZ!

 AK Parti'ye katılan isimler:

Adana Saimbeyli Belediye Başkanı Mahmut Dal, Adana Feke Belediye Başkanı Cömert Özen, Elazığ Arıcak Bükardı Beldesi Belediye Başkanı Ali Açmaz, Erzurum Aziziye Belediye Başkanı Emrullah Akpunar, Erzurum Horosan Belediye Başkanı Hayrettin Özdemir, Erzurum Köprüköy Belediye Başkanı Nevzat Karasu, Konya Doğanhisar Belediye Başkanı Ali Öztoklu, Muş Bulanık Yoncalı Belde Belediye Başkanı Fehim Kaya, Muş Yeşilova Belde Belediye Başkanı Ömer Faruk Yenilmez, Ordu Çaybaşı Belediye Başkanı Mesut Karayiğit, Samsun Ayvacık Belediye Başkanı Refahattin Şencan, Şanlıurfa Birecik Belediye Başkanı Mehmet Begit, Uşak Banaz Belediye Başkanı Zafer Arpacı, İstanbul Milletvekili Seyithan İzsiz ve İstanbul Milletvekili Ersagun Yücel.

 

Türkiye’ye özgüven aşılattık

 Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında, "AK Parti'nin 23'üncü yaşının; ülkemize, milletimize, demokrasimize ve tüm insanlığa hayırlı olmasını Rabb'imden niyaz ediyorum. AK Parti, bundan 23 sene önce milletin umudu olarak, bizatihi milletimiz tarafından kuruldu. Her zaman söylüyorum; 14 Ağustos 2001’de biz o güne kadar dalga dalga büyüyen bir gönül hareketinin sadece tabelasını astık. Kefenimizi giyerek başlattığımız büyük ve güçlü Türkiye mücadelesinde, milletimize emanetinin emin ellerde olacağının sözünü vermiştik. 'Gerekirse kendimiz bedel ödeyeceğiz fakat aziz milletimize asla bedel ödetmeyeceğiz' demiştik. Yine 23 sene önce problemlerin altında ezilen Türkiye'ye, 'Meselelerimiz çözümsüz değildir' öz güvenini aşıladık" dedi.

Millet Ak Parti'de kendini gördü

Erdoğan, bir dip dalga hareketi olarak doğan, kurulan, büyüyen AK Parti’nin çok kısa sürede milyonların umudu haline dönüştüğünü belirterek, "Gittiğimiz her yerde büyük bir coşkuyla karşılandık. 7’den 77’ye, toplumun her kesiminden muazzam bir teveccüh gördük. Yorulmuş, tükenmiş, gelecekten ümidini kesmiş, karamsarlık girdabında sürüklenen bir milletin umutlarını yeniden dirilttik. Milletimiz AK Parti’de yıllar sonra kendini gördü; kendi değerlerini temsil eden, samimi, liyakatli, gayretli ve Türkiye sevdalısı kadrolar gördü. Kuruluşumuzun üzerinden yalnızca 14 ay geçmişken, aziz milletimizin takdiriyle ülkeyi yönetme sorumluluğunu, işte bu yüce ruhla üstlendik. Türkiye’yi yönetme mesuliyetini devraldığımız andan itibaren milletimize karşı görevlerimizi hakkıyla yerine getirmenin çabasındayız. Problemlerin karmaşıklığı karşısında ürken, çekinen, korkan değil; tam tersine ne kadar büyük olursa olsun meselelerin üzerine cesaretle giden ve çözüme odaklanan bir anlayışla hareket ediyoruz" diye konuştu.

Sinsi senaryolara muhatap olduk 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugüne kadar çok sayıda engelle karşılaştıklarını vurgulayarak, "Yol boyunca nice badireler atlattık; bizi hizmetten, bizi çalışmaktan, bizi üretmekten alıkoymak isteyen nice sinsi senaryolarla muhatap olduk. Sokak olaylarından vesayet girişimlerine, kanlı darbe teşebbüslerinden terör eylemlerine kadar pek çok tehditle mücadele ettik. Ankara’nın göbeğinde 'Ordu Göreve' pankartları açarak alenen darbe çığırtkanlığı yaptılar. Gazete kupürleri marifetiyle partimizi kapatmaya kalktılar. 367 diye bir şey uydurarak Meclis’in iradesine ipotek koymak istediler. Cumhuriyet mitingleriyle insanımızı kışkırttılar; 'Gezi Olayları'nda 3-5 ağacın taşınmasını bahane ederek sokaklarımızı ateşe verdiler. PKK’sından FETÖ’süne, DEAŞ’ından DHKP-C’sine varıncaya kadar yularını ellerinde tuttukları bütün taşeronları üzerimize saldılar. 17-25 Aralık’ta emniyet-yargı teşkilatlarımıza sızan 'Haşhaşiler'i, 15 Temmuz gecesi silahlı kuvvetlerimiz içindeki hainleri kullanarak milletin iradesine çökmeye kalkıştılar. Her seçim döneminde sandığın itibarına gölge düşürmek, kitleleri karşı karşıya getirmek için sayısız yola başvurdular. Allah’a hamdolsun, bu kirli oyunların hiçbirine eyvallah etmedik" ifadelerini kullandı.

Kendini yorulmuş hisseden soluklansın 

Dünyanın ve Türkiye'nin şartları, ihtiyaçları, imkanları değiştikçe ona uygun politikalar geliştirmek mecburiyetinde olduklarını söyleyen Erdoğan, şunları kaydetti:

"Bundan 23 sene evvel halktan yükselen değişim dalgasının ürünü olarak siyaset sahnesine çıkan AK Parti’nin, yeni dönemin ruhunu ıskalaması tabii ki düşünülemez. AK Parti’nin siyaset yapacağı yer, dün olduğu gibi bugün ve yarın da Türkiye’nin merkezidir. Tüm renkleriyle, tüm farklıklarıyla 85 milyonun tamamını kucaklayan parti hüviyetimizi daha da güçlendirmekte kararlıyız. AK Parti’nin en önemli özelliği, toplumu doğru analiz etmesi, değişimi, yenilenmeyi, kendini yeni durumlara adapte etmeyi başarmasıdır. Bu anlayışla özeleştirimizi samimiyetle yapıyor, nerede eksiğimiz varsa, hiçbir komplekse kapılmadan üzerine cesaretle gidiyoruz. Önümüzdeki aylarda başlatacağımız Büyük Kongre sürecimizi sadece bir 'vitrin yenilenmesi' olarak değil, milletimizin bizden beklediği kapsamlı değişimin ana zemini olarak görüyoruz. Burada iki hususun altını özellikle çizmek durumundayım; kendini yorulmuş hisseden varsa, bitkin hisseden varsa, onlardan kenara çekilip biraz soluklanmalarını istiyoruz. İkincisi, hangi görevde olursa olsun hiçbir arkadaşım, koltuğuna yaslanıp rehavete kapılma lüksüne sahip değildir. Heyecanını kaybedenler, millete hizmetin önünde engel olmamalıdır. Bunun vebali ağırdır. Şunu unutmayın, biz bu aziz milletin umuduyuz. Biz, bu aziz ümmetin de umuduyuz. Onların umudunu boşa çıkaracak işler içine girenler, onların umudunu heba etmeye yeltenenler, altından kalkamayacakları vicdani bir yükle ezilirler. Açık söylüyorum, buna bizim de tahammülümüz olamaz."

Ayak bağlarına müsaade etmeyiz 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletin ve ümmetin umudunu heder edenlere hoşgörü göstermeyeceklerini ve gözünün yaşına da bakmayacaklarını vurgulayarak, sözlerine şöyle devam etti:

"Yenilenerek, güçlenerek, tazelenerek ilerlerken, kimsenin bize ayak bağı olmasına müsaade etmeyiz. Bakanlarımız, belediye başkanlarımız, tüm teşkilatımız, her bir arkadaşımız işine odaklanacak ve 'Bu millete daha fazla nasıl hizmet ederim' sorusunu her an kendisine soracak. Bürokrasimiz gayretle, heyecanla, dinamizm içinde, hem performansı, hem kaliteyi artırarak çalışmayı sürdürecek. 2028 seçimlerine kadar, canla başla çalışmaya, üretmeye, milletimize hizmet etmeye devam edeceğiz. İnşallah, 2028 seçimlerinde de milletimiz, gayretimizi, samimiyetimizi, tecrübemizi takdir edecek, hem o seçimde, hem sonrasında emaneti yine bizlerin ehil ellerine teslim edecektir. 'Yankı odaları'nda iktidar hayalini kuranlar, son 23 yıldır olduğu gibi yine hüsrana uğrayacak, Allah’ın izniyle yine avuçlarını yalayacak. Bundan en küçük bir şüphemiz bulunmuyor. Burada şunu da vurgulamak isterim; AK Parti milletin partisidir, millet ve memleket sevdalılarının partisidir. Türkiye için hayal kuran, Türkiye için çalışan, üreten, koşturan, Türkiye için dertlenen herkese AK Parti çatısı altında yer vardır. Kuruluşumuzdan itibaren hep saflarımızı genişletmeye gayret ettik. Dışlayarak, dışarıda bırakarak değil, kucaklayarak bugünlere geldik. Farklılıklarımızı büyütmek yerine müştereklerimizi artırmaya odaklandık. Partimize güç katacak, mücadelemize omuz verecek, Türkiye Yüzyılı’nın inşasına destek olacak herkesle ortak değerler ve prensipler etrafında buluşma idaremizi bugün de muhafaza ediyoruz. Millete hizmete talip olan, AK Parti’nin değerlerini benimseyen herkese kapımız sonuna kadar açıktır, inşallah bundan sonra da açık kalacaktır. Partimize katılacak arkadaşlarımızı muhabbetle bağrımıza basarken, kendilerine AK Parti ailesine 'Hoş geldiniz' diyor, milletimize hizmet yolunda Mevla’dan üstün başarılar niyaz ediyorum."

 

Editör: Haber Merkezi