‘‘İyice görüyorum artık düzeni.
Orada, bir avuç insan oturuyor yukarıda,
aşağıda da bir çok kişi.
Ve bağırıyor yukardakiler aşağıya:
"Çıkın buraya gelin ki,
hepimiz olalım yukarıda."
Ama iyice gözlediğinde görüyorsun,
neyin saklı olduğunu
yukardakilerle, aşağıdakiler arasında.
Bir yol gibi gözüküyor ilk bakışta.
Yol değil ama.
Bir tahta bu.
Ve şimdi görüyorsun açıkça;
Bu bir tahterevalli tahtası.
Bütün düzen bir tahterevalli aslında.
İki ucu birbirine bağımlı.
Yukardakiler durabiliyorlar orada,
sırf ötekiler durduğundan aşağıda.
Ve ancak;
aşağıdakiler, aşağıda oturduğu sürece
kalabilirler orada.
Yukarıda olamazlar çünkü,
ötekiler yerlerini bırakıp çıksalar yukarı.
Bu yüzden isterler ki;
aşağıdakiler sonsuza dek
hep orada kalsınlar.
Çıkmasınlar yukarı.
Bir de, aşağıda daha çok insan olmalı yukardakilerden.
Yoksa durmaz tahterevalli.
Tahterevalli.
Evet, bütün düzen bir tahterevalli.’’
Bu, ünlü Alman şair Bertolt Brecht’in ‘‘Tahterevalli’’ şiiri. İlk kez, ünlü sanatçılar Genco Erkal ve Zeliha Berksoy’un İstanbul Atatürk Kültür Merkezi’ndeki ‘‘Ben Bertolt Brecht’’ oyununda dinlemiştim şiiri. Üniversite öğrenciliğim yılları: 1978 veya 79’daydı.
Benim seyrettiğim gün, Genco Erkal ‘‘Ben inmezsem aşağı, sen nah çıkarsın yukarı’’ diye bitirmişti.
Maliye ve Hazine Bakanı Nurettin Nebati, asgari ücretle ilgili soru üzerine şunları söyledi ya…
"Asgari ücret artışı temmuz ayı ile birlikte yüzde 95'i buldu. Bu yılı yüzde 65 enflasyonla geride bırakacağız. Dolayısıyla asgari ücret artışı enflasyona 30 puan fark atmış olacak… Asgari ücretliye de, memura da, emekliye de ne verilse haklarıdır. Dar gelirliye, fakir fukaraya vermek bereket getirir."
Kendisini dinleyince bu şiiri anımsadım ve içimden şu geçti:
‘‘Dar gelirli, fakir fukara olmasa aşağıda/ sen ‘nah’ olursun yukarıda…’’
‘‘Nah’’ sözcüğü, Türkiye’nin en yüce kurumu TBMM’de söylediğine göre, sakınca yoktur ama ben yine de el hareketi yapmadan, ‘‘zor alırsın, zor yaparsın’’ vurgusu olarak yazıyorum…
