TÜYAP’IN DOĞUSU VE BATISI

TÜYAP’ta bir TV Kulesi vardır. O kuleye çıkıp doğuya baktığımızda bir şehre ihaneti görürürsünüz.  Batı’ya baktığınızda henüz istilaya uğramamış büyük oranda yemyeşil geniş araziler. 

TÜYAP’ın doğusunu baktığızda büyük oranda gördüğümüz ilçeler; Esenyurt, Küçükçekmece-Bahçelievler-Bağcılar-Güngören, Esenler, Gaziosmanpaşa sınırları olur. Daha alt kısma yani güneye doğru ise arada; Beylikdüzü, Avcılar, Bakırköy, Zeytinburnu gibi ilçe sınırları yer alır.

*

Büyükçekmece-Silivri-Çatalca dikey yapılaşmadan korundu-korunma sürmeli

TÜYAP’ın batısına baktığımızda gördüğümüz; Büyükçekmece-Çatalca-Silivri ilçe sınırlarıdır.   Büyükçekmece’de CHP’li Dr.Hasan Akgün, Çatalca’da Ak Partili Mesut Üner ve Silivri’de MHP’li Volkan Yılmaz.  Bu üç başkan ilçelerini dikey yapılaşmadan korudular. Özellikle deprem haberlerinin yaygınlaşması, pandemi salgını ile bu ilçelere ilgi artmış durumda. Zaten TÜYAP’ın doğusunda mezar yeri arasan bile bulamazsın bir duruma gelinmiştir. 

*

Cumhurbaşkanı Erdoğan demişti ya, ‘İstanbul’a ihanet ettik’ diye. TÜYAP’ın doğusunda yer alan ilçeler ihanetin merkezleri olmuştur. Güneyinde kalanlardan Beylikdüzü ve Avcılar önemli ölçüde korunmuştur ama, Bakırköy ve Zeytinburnu sahilleri için aynı şeyi göremeyiz. Orada da Zeytinburnu’ndan başlayarak Yeşilyurt’a kadar gökdelenleri görüyoruz.

*

1972’de bir çocukken tanıdım İstanbul’u. İlk geldiğimiz yer Bakırköy idi. Taşmektep’te ardından Bakırköy Lisesi’nde okudum.  Bakırköy Lisesi’ne Sefaköy, Bahçelievler, Bağcılar (Parseller) denilen yerden çocuklar gelirdi. Bize çok uzak yerlerden gelirlermiş gibi görünürlerdi.

O yıllardan bugüne büyük bir göç geldi bu bölgelere. Belediyeler bitişik nizama engel olamadı. Ne doğru düzgün plan, ne doğru düzgün yapılaşma. Erdoğan ‘İstanbul’a ihanet ettik’ derken mutlaka sadece kendilerini kast etmiyor. Kendilerinden önce buralarda yaşananlara göz yumanları da kast ediyor. Hepsinde bugünkü adıyla İBB’de ve ilçe belediyelerinde bulunan tüm yönetimlerin sorumluluğu ve ihaneti var. CHP’lisi, ANAP’lısı, DYP’lisi, Ak Partilisi..

*

1980 yılında Avcılar’a geldim. Haramidere ve Beylikdüzü bomboş. 1982 yılında Büyükçekme’ye denize gelmiştik bir grup. Büyükçekmece’ye gitmek uzakta bir sayfiye yerine gitmek gibiydi.  Beylikdüzü BEKO fabrikası binası vardı sadece. Bomboştu. Büyükçekmece’nin belediyenin olduğu yerde top sahası vardı. Sahilde bazı binalar dışında bomboştu. Fatih Mahallesi, Cumhuriyet mahallesi bağ bahçelikti. Esenyurt yine bir köydü. Kışın yolu kapanırdı karda.. Avcılar'da büyük oranda öyle. 3 Futbol sahası mesela. Üçü de gitti. Yerlerinde yeller esiyor. Şimdi bir tane sonevler tarafına stad yapıldı ama burada da mahellenin çocukları futbol oynayamıyor. 

Sonra 1990 başlarından itibaren ne olduysa oldu. Buralara akın başladı. Beylikdüzü planlı gelişti. Esenyurt’ta pek korumanadı ama göklenlere izin verilmedi en azından uzun süre. 

2000 li yılların başından itibaren  Ak Partili yerel yönetimle birlikte Esenyurt büyük bir şantiyeye döndü. En büyük ihanet bu ilçede yaşandı.  Gökdelenler ard arda dikildi. Haramidere ve çevresindeki o gökdelenler Ak Parti döneminde yapıldı.  Esencılıs diye tarif etti Ak Partili Başkan Kadıoğlu.  Doğru tarif aslında. Aklıma ‘Los Angeles Sokakları’ diye bir dizi gelmişti başkan o tarifi yaparken.Bağcılar, Güngörün, Esenler gibi ilçelerde yoğunluk arttı. Ve bugünkü duruma geldik.

*

İstanbul’un batı yakasında 3 seçim çevresini dikkate aldığımızda ki 13 ilçe var. Elimizde kala kala Büyükçekmece-Silivri-Çatalca ve Arnavutköy kalmış durumda. Bugüne kadar buralarda görev yapan; Ak Partili olsun, CHP'li olsun, ANAP'lı olsun, MHP'li olsun bütün başkanlar korudu dikey yapılaşmadan. Esas yoğunluk talebi bundan sonra olacak. Buraları mutlak surette dikey yapılaşmadan korumalıyız. D

 Diğerlerinin bir çoğunda durum vahim. Esenyurt, Bağcılar, Güngören, yanlarındaki Esenler, Bahçelievler’de çok büyük dönüşümün yapılması gerekiyor. İster Ekrem İmamoğlu devam etsin, ister Murat Kurum üstlensin bu ilçelerde kentsel dönüşümü en ön sıraya almaları gerekiyor.

*