İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Trabzon, Rize ve Artvin’in bazı ilçelerini kapsayan üç günlük gezisine Gazeteci Nagehan Alçı’ya davet etmesi tepkilere neden oldu.
Kabataş Yalanı
Nagehan Alçı, 2013 yılında Taksim Gezi Parkı Protestoları sırasında Zehra Develioğlunun saldırıya uğradığına ilişkin iddialara destek veren gazeteciler arasında yer almıştı. Olayın sonradan gerçek olmadığı anlaşılmıştı. Olay Kabataş Yalanı olarak gündeme oturmuştu.
*
Nagehan ALÇI: Türkiye açık hava tımarhanesine döndü
Nagehan Alçı ise bugünkü yazısında tepkileri eleştirdi. Alçı, İmamoğlu'nun Karadeniz turuna dair gözlemlerini kaleme aldığı bugünkü köşe yazısında "Bir gazeteci olarak İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’nın seyahatine davet edildiğimde elbette kabul ederim. Bu gazeteciliğin bir gereğidir. Bu davete icabet ettiğim için bana ya da bu daveti yaptığı için Sayın Ekrem İmamoğlu’na hakaret edenler Ortadoğulu kabileci kafa yapısına sahip olduklarını kanıtladılar" diye yazdı.
Alçı, eleştirilere yanıtında şöyle devam etti:
"Sabahtan akşama uygar ve Batılı olduğunu söyleyenlerin nasıl Ortadoğulu feodal kabileci kodları içselleştirdiğini gördük bu olayda. Sadece CHP’nin angaje muhabirleri İmamoğlu
Alçı, otobüsteki diğer gazetecilerden bazılarının çalıştığı medya kuruluşlarının iktidara yakınlığına da işaret ettiği yazısının ilgili bölümünü şöyle tamamladı:
"Ekrem İmamoğlu’nun bu gezisinde iktidarı destekleyen gazete Hürriyet’ten Fatma Aksu, yine hükümet taraftarı gazete Milliyet’ten Selay Saykal, 20 senedir hep AK Parti’yi desteklemiş Türkiye gazetesi-TGRT’den de Ziya Osman Açıkel vardı. Akif Beki de çok uzun seneler Tayyip Erdoğan’ın başdanışmanıydı. Bu gazetecileri de çağırmayıp dışlasa mıydı Ekrem İmamoğlu? Bu gazeteci meslektaşlarımız da bu geziye katılınca Ekrem İmamoğlucu mu oldular? Ben öyle mi oldum? Ekrem Bey ile Habertürk TV’de yaptığımız sert tartışmayı Youtube’da 3.6 milyon kişi seyretti. Oradaki görüşlerim de değişmedi. Ama ben gazeteciyim.
Bu nasıl bir saçmalıktır? Anlamak mümkün değil. Gerçekten Türkiye bir açık hava tımarhanesine döndü…"