düşkün…

fırıldağınız dönerken elbet bizimleydiniz

üfleyeniniz kalmayınca davanızı terkettiniz

yoldaşlarınız çile içinde bedel öderken

nerelerdeydi o cengâver zatialiniz

*

boşuna yekinme rüzgâr fırıldağı

sen bu ocağın en düşkünüsün

koltuğuna değil çatısına otursan

yürüdüğün yolun hep mücrimisin

*

dostluk ve birlik derviş makamıdır

biz güzel insanı kalbinden biliriz

sizin mevkiiniz rüzgâra göredir

biz dost avazını katışıksız severiz

*

ölülerinize toprağında azap ettiniz

yaşayanların ocağını işgal ettiniz

ne ahmağız, ne kör, ne de soysuz

Hakikatı savunmaktan azgeçmeeyceğiz.