Covid 19 vaka ve ölüm sayılarındaki artış nedeniyle morallerin bozulduğu, buna karşı farklı ülke ve farklı firmalardan gelen aşı haberleriyle az da olsa umutlandığımız bir haftadan merhaba sevgili “Dünlük”…
Hafta içinde Milliyet gazetesinde gördüğüm bir haber ilgimi çekti. “Çocuklara Eşit Masallar” başlıklı Meltem Günay imzalı haber, “dünya klasiği masalların eşitlikçi bir bakış açısıyla yeniden yorumlandığı” şeklindeydi.
Odeabank ve Can Yayınları işbirliğiyle yapılan proje kapsamında “Kırmızı Başlıklı Kız”, “Rapunzel” ve “Sindirella” masalları kadın-erkek eşitliği kapsamında yeniden kaleme alınmış. Haberde, “Eşitlik kavramının çocuk yaşta yerleştiği noktasından hareketle oluşturulan projede, anne babalarda farkındalık yaratmak ve toplum bilincinin değiştirilmesine katkı sağlamak hedefleniyor” deniliyor.
Habere göre Sindirella masalında kötü kalpli üvey anne figürü kaldırılmış, Sindirella zayıf, güçsüz ve kendine güveni olmayan bir karakterden çıkarılıp, akıllı, bilgili ve kendinden emin bir karakter olarak yazılmış. Masalların yeni halini okuyan çocuklar nasıl bulacak, neler hissedecek bilmiyorum ama sonucu merakla bekliyorum.
Ben de 2009 yılında bloguma çok bilinen Ezop’un fabl türündeki Ağustos Böceği ile Karınca’sını 21. yüzyıla uyarlayıp yazmıştım. Ne dersiniz olmuş mu?
xxx
Ağustos Böceği ile Karınca
21. yüzyılda
Herkesin bildiği bir masaldır
Ağustos böceği ile karınca…
Yaz boyunca saz çalıp eğlenmiştir ağustos böceği
Karınca ise soğuk geçecek kış için yiyecek toplamıştır
Saz çalan böcek kış geldiğinde karıncanın kapısına dayanır
“Sen yaz boyunca ne yaptın” der karınca
‘Saz çaldım saz’ diye yanıtlar ağustos böceği
Karınca da cevap verir: “Öyle mi şimdi de oyna biraz!”
Peki aynı ağustos böceği ve karınca 21. yüzyılda yaşasaydı neler olurdu
Saz çalıp eğlenen ağustos böceği, arkadaşlarının da gazıyla
Popstar yarışmalarından birine katılır
Jüriyle atışır, diğer yarışmacılarla kapışır
Diğer ağustos böceklerinin yolladığı SMS’lerle finale kalır
Ne sesi sestir, ne çaldığı saz!
Ama kendisini beğenmeyen jüriye inat
Albüm yapmaya karar verir
O artık albümlü bir ağustos böceğidir
Karınca ise bildiğimiz gibi yiyecek için çalışır didinir
Bütün çabası soğuk geçecek kış içindir
Ama bakar ki kış gelmek bilmez
Haberleri dinler ki küresel ısınma yüzünden gelmeyecektir
Ağustos böceği çalar yine de karıncanın kapısını
Karınca yorgun ve bitkin
“Ooo, hoş geldin” der
Ağustos böceği neşeli, müjdeyi verir
“Yaz boyunca saz çaldım ya…”
“Sonunda keşfedildim artık benim de bir albümüm var”
Karınca ise yuvasında kış için biriktirdiği yiyecekleri gösterir
“Ben de çalıştım kış için ama…
Küresel ısınma diye bir şey çıkmış
Kış galiba gelmeyecekmiş”
Ağustos böceği “Boş ver” der
Atlarlar albümden kazandığıyla aldığı otomobile
Koyarlar CD’ye Ağustos böceğinin albümünü…
Giderler yeni bir 21. yüzyıl masalına…