banner460
banner128

Yamaçlarda 5 kat,  10 kat binalar yapmayın

Sel felaketinin yaşandığı Rize'nin Güneysu ilçesinde konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Ne olur şu yamaçlarda 5 kat, 10 kat binalar yapmayın" dedi ve "Bugün vicdan ve izan sahibi herkes Türkiye'nin şehirleşme ve altyapı başarılarını takdir ediyor" iddiasında bulundu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, sel felaketinin yaşandığı Rize'nin Güneysu ilçesinde miting yaptı. Erdoğan, "Bugün vicdan ve izan sahibi herkes Türkiye'nin şehirleşme ve altyapı başarılarını takdir ediyor" iddiasında bulundu.

Erdoğan, sel felaketinin yaşandığı Rize ve Artvin’de incelemelerde bulunmak üzere bugün öğle saatlerinde Rize’nin Güneysu ilçesine geldi. Erdoğan, Güneysu ilçesinde incelemelerde bulundu, Afet Koordinasyon Merkezi’nde brifing aldı.

Erdoğan, incelemelerde bulunduğu Rize'nin Güneysu ilçesinde açıklamalarda bulundu.

Erdoğan, açıklamasında, "Şu ana kadar 328'i arama kurtarma olmak üzere 2860 personel ve 705 araç görev yapmıştır. Afetten kapanan 426 yolun hemen tamamı ulaşıma açılmıştır" dedi.

"Geçmişteki iyi örneklerin rehberliğinde, acı tecrübelerden ders çıkartarak, artık kendimize yeni bir yol çizmemiz gerektiğine inanıyorum" diyen Erdoğan, "Dikey mimari yerine yatay mimariyi teşvik ederek şehirlerimize nefes aldırdık, ne olur şu yamaçlarda 5 kat, 10 kat binalar yapmayın" ifadelerini kullandı.

Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

"Bugün iki bayramı bir arada kutluyoruz, aynı zamanda cuma. Rizeli ve Artvinli kardeşlerimiz bölgemizde yaşanan afetler nedeniyle buruk bir bayram geçiriyoruz. Arhavi'de maddi hasarlar oluştu. Geçen hafta Güneysu ve Çayeli başta olmak üzere Rize'miz genelinde ciddi tahribata yol açtı. Bu afet su baskınlarına, sele ve heyelana sebep oldu. Sele kapılan 8 vatandaşımız kaybolurken, 5 vatandaşımız yaralandı. Kaybolan vatandaşlarımızdan 6'sının cansız bedenlerine ulaşılırken, diğer 2'si için yoğun gayret gösteriliyor. Yaralılarımızın hepsinin tedavisi tamamlanarak taburcu edildi. Arhavi'de can kaybı yaşanmaması en büyük tesellimiz olmuştur.

Afet haberini aldığımız andan itibaren devletimizin tüm imkanlarını seferber ettik. Bakanlarımız, milletvekillerimiz, kurumlarla birlikte arama-kurtarma çalışmalarını yerinde koordine etmek için bölgeye geldiler. Bu süreçte mücavir illerden UMKE ve 112'ye bağlı 127 personel 39 araçtan oluşan 8 ekibi de ilimize sevk ettik. 328'i arama-kurtarma personeli olmak üzere 2 bin 860 personel ve 705 araç görev yapmıştır. 426 yolun tamamı ulaşıma açılmıştır. Afet bölgesinin tamamına su verilmiş olup, herhangi bir sıkıntı yoktur.

Gerek AFAD, gerek Sosyal Yardımlaşma Vakfımız kira, taşınma ve diğer ihtiyaçlarıyla ilgili gereken yardımlar yapılmaya başlanmıştır. Acil ihtiyaçlar için 18 milyon liralık kaynaktan 3 milyon lirası vatandaşlarımıza ulaştırılmıştır. 119 köyde binaların hasar tespitleri iki gün içinde tamamlandı. 4 beldede bin 207 binada hasar tespit çalışmaları yapıldı. Ağır hasarlı 47 bina ve 99 bağımsız bölüm vardır. Rize'de dere güzergahında yapılan çalışmalarında riskli 665 yapı tespit edildi.

TOKİ Başkanlığıyla selden en çok etkilenen 4 ilçede proje çalışmalarını başlattık. Köylerde ahırı, deposu bulunan yöresel evlerimizi, merkezde ise 3-4 katı geçmeyen konutlarımızı inşa edeceğiz. Toplam 550 konut inşa edeceğiz. Köylerimizde 50 köy evi yapacağız. 5 adet çayevi yapma kararı aldık. Bir sene içinde konutlarımızı tamamlayarak vatandaşlarımızı güvenli yuvalarına kavuşturacağız. Tekrar gelişimde Salara Tüneli'nin de açılışını yapacağız.

Allah dünyayı bir mizan üzerine yaratmıştır. Bu ilahi ölçü korundukça insan huzur, emniyet ve esenlik bulur. Denge bozulunca rahmet olarak gördüğümüz yağmur adeta bir afete dönüşür. Son yıllarda artan küresel ısınmayla bu ilahi dengenin bozulduğuna şahit oluyoruz. Hava olaylarının sert yaşanmasından kuraklıktan afete kadar bu bozulmanın etkilerini hissediyoruz. Dünyanın her bölgesinde Almanya'sında, Belçika'sında, Fransa'sında neler olduğunu izliyorsunuz. Ne yazlar eski yaz, ne kışlar eski kış. Bizden önce belki de yüzyıllar içinde yaşanabilecek değişimleri biz 10-15 yıl içinde tecrübe ediyoruz. Bu tür durumlarda insan çoğu zaman kendi felaketini kendi elleriyle hazırlıyor. Tabiatla uyum içinde yaşamak yerine, tahakküm edilmeye çalışıldığında bunun bedelini tüm mahlukat ödüyor. Hiçbir ülkenin kendini tabi afetlerden koruyamadığını görüyoruz.

Biz İstanbul'dan Buhara'ya dünyanın en güzel, tabiatla en uyumlu şehirlerini inşa etmiş milletiz. Düzensiz şehirleşme nedeniyle çok acılar çekmiş bir ülkeyiz. Geçmişteki iyi örneklerin rehberliğinde artık kendimize yeni bir yol çizmemiz gerektiğine inanıyorum.

Son 19 yılda maziden atiye köprü kuracak pek çok müspet adım attık. TOKİ ile hayata geçirdiğimiz projelerle kronik sorunları en aza indirmeye çalıştık. Yatay mimariyi teşvik ederek şehirlere nefes aldırdık. Ne olur şu yamaçlarda 5 kat, 10 kat binalar yapmayın. Bu çaylıklar azotla toprağı eritiyor. Bu balçığa dönüşüyor ve o binalar kaymayla karşı karşıya kalıyor. Yaylalarımızın, dere yataklarımızın, dağlarımızın, nehirlerimziin çarpık yapılarla istila edilmesine göz yummadık. Millet bahçeleriyle şehir içinde vahalar oluşturduk.

Bugün vicdan ve izan sahibi herkes Türkiye'nin şehirleşme ve altyapı başarılarını takdir ediyor. Ülkemizin neresinde yaşanırsa yaşansın vatandaşımız devletini yanında buluyor. 7'den 77'ye herkesin bu süreci sahiplenmesi gerekiyor. Devletimizin yürüteceği çalışmalara destek vermenizi bekliyorum."

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.