Alevi Dernekleri Fedarasyonu Başkanı Celal Fırat’tan Sanatçı Sezen Aksu’ya destek geldi. Fırat, Sezen Aksu’nun fotoğrafını ekleyerek yaptığı açıklamada; “Sanatsal yaratıcılığı tekeline alarak “benim istediğim gibi sanat yap “ mantığı AKBİL mantığıdır, bu tek düzenlilikle toplumu daha hızlı yozlaştırmak ve uyuşturmak demektir.”dedi. Fırat’ın açıklaması şöyle.
SANATÇI AKBİL DEĞİL
“Binmişiz bir alamete, Gidiyoruz kıyamete.
Selam söyleyin o cahil Havva ile Âdem’e”
Bu sözleri herkes kendine göre yorumlar sanat zaten budur…
Çağdaş uygarlık düzeyini yakalamak yaratıcı düşüncenin önünü açmak gerekir.
Sanat eğitimini okullarda yasaklayan, okul öncesi çocukları sübyan okullarında gericilikle terbiye eden, yükseköğretim ve mesleki eğitim süreçlerinin tamamının içini boşaltarak din temalı anlaşılmaz, düşünce geliştirmez ve hayal kurulmaz bir sanat anlayışını zorunlu kılan devlet,sadece şiddet ve gericilik sanatı yaratmıştır.
Saray kültürüyle,Kendi sanatçı listesini oluşturan, çocukların taciz ve tecavüzüne ,kadınların katledilmesine ve her alanda ki toplumsal yozlaşmaya karşı susan ve bunu vasat sanat anlayışıyla her yer güllük gülistanlıkmış gibi halka sunan sanatçılar, saray sanatçılarıdır.
Ve her gün Sağlık, eğitim, cinsel yaşam, evlilik, moda, yemek, kişisel bakım adı altında bireylerin özel hayatını kamusal alan içinde tartışan, tür, içerik ve söylem düzleminde ahlaksızlık çoğaltanların sanat anlayışına ses çıkarmayan kim.
Oysa
Sanatçılar yaşadıkları toplumun bir parçası olarak, eserlerinde insanlık sorunlarını ,toplumsal sorunları ele alarak, etki yaratmayı sosyal politik bir tavır oluşturmayı hedeflerler.
Sanatçı yaratıcıdır, bu özel bir yetenek ve sağduyudur, onlar sanatı ve sanatı oluşturan tüm imgleri somutlaştırarak hayallere, umutlara yapısallık kazandırdılar.
Böylece kişiler, olmayan bir şeyi hayal edebilmeyi,düşünmeyi herkesten farklılaşarak öngörülü olmayı sanatçının ufkundan yararlanarak öğrenirler ve kişiliklerine ait verileri sanatçıların eserlerinden toplarlar.
Örneğin; Aleviliğin sözlü geleneği yaratıcılığa, yaşam kurallarına, düşünmeye, düşünce yaratmaya vurgu yapar ve böylece inanca pratiklik, bireye bilgesellik, eğitsel ve düşünsel bir kimlik kazandırır.
Yani sanatçılar toplumsal önderlerdirler.
Toplumsal sorunların bozukluklularına, bilginin saptırılmasına gericiliğe, yozlaşmaya ve bireyin kayıp değerlerine vurgu yaparak, bunların çözümü için eser üretirler.
Devletin sanatçıları tehdit etmesi, sanata sansür koyması ve bu şiddete halkı katması faşizanlıktır.
Ve sanatsal yaratıcılığı tekeline alarak “benim istediğim gibi sanat yap “ mantığı AKBİL mantığıdır, bu tek düzenlilikle toplumu daha hızlı yozlaştırmak ve uyuşturmak demektir…
