banner460
banner128

Pandemi süreci için bana ‘en çok neyi özledin?” diye sorsalar, önemini yoksun kalınca çok daha derin hissettiğim tek bir kelime ile cevap veririm “SARILMAK”. Sevdiğim insanlara, gördüğüm bir dosta, arkadaşa, aileme sımsıkı sarılmak, sarmaş dolaş olmak.

Tam da bilim insanları, “Sarılmanın mutluluk hissini artıran ve insanlar arasındaki sosyal bağı kuvvetlendirmeye yarayan oksitosin hormonunun salgılanmasını sağladığını, oksitosinin tam etkisini göstermesi için en az 6 saniye sarılmak gerektiğini” söylemişken, korona girdi hayatımıza. Oysa, oksitosinin sağlıklı düzeyde salınabilmesi için her gün 6 – 8 kişiye sarılmak gerekirmiş, hem de gözlerinin içine bakarak.

Çocukluğum ve gençliğim, sevginin bol olduğu ama gösterilmediği, gösterilmesinin ya ayıp ya da küçük burjuva bir alışkanlık olarak tanımlandığı ortamlarda geçti. Ama şanslıydım, canım annem, bu boşluğu kat be kat doldurur, bulduğu her fırsatta kollarını kocaman açar, “Gel bir sarılayım sana” der, beni sarıp sarmalayıp kalbine koymak isterdi. O sarılmaların kıymetini sonradan anlayacak olan ben, “Aman anne yine mi?” deyip kaçıverirdim kollarının arasından.

Yıllar yıllar sonra, oğlumuz evlendi ve sevgili gelinimiz hayatımıza sadece sarılmanın dışında yeni bir ritüel getirdi; “Aklımıza geldikçe sarılmak”. Yolda yürürken, alışveriş merkezinin ortasında, sinema salonlarında, kafelerde, bulduğumuz her fırsatta aniden durup sırayla birbirimize sarılıp, o huzuru yaşardık. Müthiş bir terapiydi. Bu tür davranışlardan hiç hoşlanmayan kocamın bile gözlerinde, mutluluk parıltılarını yakalardım.

Şimdi ise, korku her şeyin önüne geçti. Oğluma, “Gel bir sarılayım sana” diyorum özlemle. Önce kaçıyor, sonra üzüldüğümü görüp “Hadi sarıl anne,  ama nefesini iyice tut sarılırken, ne olur ne olmaz virüs bulaşmasın sana” diyor.

Pandemi, bizden bu kadar insani bir duyguyu çaldı ve bizi dokunmadan yaşamaya mahkum etti. Sıcacık bir dokunuş ve sarılmaya hasret bekliyoruz. Ve bir daha asla sevdiklerine sarılamayacak olan insanları bilmek ise yüreğimizi kanatıyor.

Bu kara günlerin bitmesini, sevdiklerimize doya doya sarılacağımız günleri dört gözle bekliyorum. Eminim, sizler de sarılarak sevginizi göstermek için hiç bir fırsatı kaçırmayacaksınız bundan böyle.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.