banner460
banner128

Salgında sağlıklı yolculuk için dikkat!

Toplu taşıma araçları ile yolculuk, hayatımızın önemli ve COVID-19 salgının derinden etkilediği alanlardan biri. Toplu taşıma araçlarıyla güvenli yolculuğun püf noktalarını Şişli Florence Nightingale Hastanesi’nden İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Başak Oğuz İnan anlattı…

...

MUSTAFA KAZIM AYDIN Antalya

Coronavirüs COVID-19 salgını tüm dünyada hayatı altüst etti ve etmeye devam ediyor. Üretimden tüketime, iş yapış biçiminden gündelik hayattaki alışkanlıklarımıza kadar her şeyi etkiledi ve değiştirmeye zorladı.

Kısa veya uzun toplu yolculuklar ile tatil alışkanlıkları da salgının fazlasıyla etkilediği, bizi çok dikkatli olmaya zorladığı alanlar. Toplu taşıma araçlarıyla seyahatlerde dikkatli olacağız da nelere dikkat edeceğiz?

Bu soruyu Şişli Florence Nightingale Hastanesi’nden İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Başak Oğuz İnan’a sorduk. Dr. Başak İnan, toplu ulaşım araçlarıyla yolculuklar sırasında COVID-19’dan korunmak için nelere dikkat etmemiz gerektiğini madde madde şöyle anlattı…

1) Şehir içi otobüs seyahatinde…

Binerken inerken duraklarda beklerken ve otobüsün içerisinde sosyal mesafemize  (en az 1 metre) dikkat etmemiz gerekiyor.

Mutlaka cerrahi maskemizi takmış olarak otobüse binmeliyiz. Otobüsün yeteri kadar iyi havalandırıldığını kontrol etmeli değilse camların açılmasını talep etmeliyiz. Ortak kullanılan yüzeylere dokunurken tek kullanımlık peçetelerden faydalanabilir ve bu yüzeylere dokunduktan sonra peçeteyi atabiliriz. O anda kuru peçetemiz yoksa bu temas sonrası mümkünse eller yıkanabilir veya alkol bazlı bir dezenfektanla temizlenebilir. Ancak elleri yıkayana kadar burun göz ve ağzımıza dokunmamaya özen göstermeliyiz.

Öksürük hapşırık gibi durumlarda tek kullanımlık bir peçeteyle burun ve ağzımızı kapatmalı ve bu peçeteyi güvenli bir şekilde atmalıyız. Siperlik kullanımına gerek olmamakla birlikte tek başına kullanılan siperlik kesinlikle yeterli bir koruyucu değildir buna çok dikkat edilmeli. Otobüsten indikten sonra açık havada, çok kalabalık bir bölgede değilsek, maske kullanımı şart değildir.

2) Taksi yolculuğu sırasında…

Maskemizi takıp taksiye binmeli ve yeteri kadar havalandırılıp havalandırılmadığını kontrol etmeli gerekirse camların açılmasını rica etmeliyiz.

Taksi şöförünün de maskesini doğru şekilde takmış olduğundan emin olmak gerekir. yine ortak kullanılan yüzeylere dokunulduysa ve para ile temas edildiyse eller yüze değdirilmeden mümkünse yıkanmalı değilse alkol bazlı dezenfektanla temizlenmelidir.

3) Şehirlerarası otobüs yolculuğunda…

Binerken uygun mesafe kuralına dikkat edilip edilmediğini kontrol ederek maskemizi takıp otobüse binmeliyiz. Tüm seyahat boyunca, burnu ve ağzı kapatacak şekilde doğru takılmış olan maskemiziotobüs içerisinde çıkarmamalıyız.

Çantamızda alkol bazlı dezenfektan bulundurmalı ve belli aralıklarla ellerimizi temizlemeli ve yine yüze temas ettirmemeye özen göstermeliyiz.

Seyahat esnasında servis edilen ürünlerin kapalı olmasına dikkat etmeli, kapalı değilseler tüketmemeliyiz. Servisi yapan kişilerin mutlaka maske ve eldiven kullanmaları ve her servisten sonra bu eldivenleri değiştirmeleri gerekmektedir.

Valizleri alıp verirken de temas kurallarına özen göstermeliyiz.

Mola yerlerinde maskemizi çıkarıp açık havada bir miktar zaman geçirmek daha iyi olacaktır. Dinlenme alanlarında yoğunluk olan yerlerde bulunmamalı, ortak alan kullanımı sonrası mutlaka ellerimizi yıkamalıyız. Bu seyahat için de siperlik kesinlikle gerekli ve koruyucu değildir.

4) Uçak yolculuklarında…

Uçağa binerken ve içeride sosyal mesafe kavramına dikkat etmeli ve kontrol edilmesini beklemeksizin kendimiz için gereken önlemi almalıyız.

Maskemizi havalimanına gelirken ve uçağa binerken takmalı, seyahat boyunca çıkarmamalıyız. Eğer uzun sürecek bir uçuşsa 4-5 saatte bir maske değiştirmeliyiz. Yanımıza bütün bunları düşünerek yeterince yedek maske almalıyız.

Ortak alanlara kuru peçete ile dokunup atmalı veya el dezenfektanlarından faydalanmalıyız. Eğer kısa bir uçuş olacaksa yiyecek içecek tüketmemek düşünülebilir. Çünkü bunun için maskemizi çıkarmamız gerekecektir. Uzun uçuşlarda yediğimiz ürünlerin hijyenik servis edildiğine dikkat etmeli ve yemeden önce el dezenfektanı ile ellerimizi temizlemeli, kısa sürede yemeğimizi yiyip maskemizi yeniden takmalıyız.

Uçuş süresi uzadıkça risklerin artacağı bilinmelidir. Uçakların havalandırma filtreleri işe yaramakta ancak tamamen önleyici olmayabilmektedir. Bu nedenle seyahat planımızda bunu da göz önünde bulundurmalıyız.

5) Gemi yolculukları ve tatillerinde…

Bu seyahatler içerisinde risk açısından en yüksek olanı, uzun gemi yolculukları ve tatilleridir. Çünkü uzun süre aynı ortamda bulunulmakta, ortak alanlar ve ortak eşyalar kullanılmaktadır. Bu nedenle eğer gemi yolculuğu yapılacaksa daha çok özen gösterilmesi gerekmekte.

Gemi yolculuğuna katılan kişilerin ateşleri binerken ve sonra da periyodik olarak mutlaka kontrol edilmelidir. Eğer böyle bir yerde uzun kalınacaksa bir ateş ölçer de bavulumuza eklemek akıllıca olacaktır.

Ortak kullanılan tabak, bardak, çatal, bıçak gibi eşyaların hijyenik temizlendiğinden emin olunmalı, olunamayacaksa bu eşyaları kendimiz için çantamızda götürmeliyiz. Halen devam etmekte olan salgın hastalık açısından riskli olabilecek bölgelere seyahat açısından da dikkatli olmalıyız.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.