İstanbul Sözleşmesini ‘İthal, ucube, abuk subuk, saçma sapan” ifadelerle tanımlayan Ak Partili Büyükçekmece Belediyesi Ak Partili Meclis Üyesi Sami Sertadım, İstanbul Sözleşmesinin kabulunden sonra, aile içi şiddet ve boşanma oranlarının yüzde 200-300 oranında arttığını iddia etti. CHP’li Meclis Üyesi Gülcan Tekdemir Demirkan ise aksini savunarak, ‘istanbul Sözleşmesi yaşatır’ diye yanıt verdi.
"Üçüncü bir toplumsal cinsiyet"
Belediye Meclis toplantısında konuşan Ak Partili Meclis Üyesi Sami Sertadım, İstanbul Sözleşmesi’nin başta İskandinav ve Kuzey Avrupa ülkerinin kendi çürümüş yapılarını hukuki bir anlamlandırmaya ihtiyaç duymaları nedeniyle ortaya çıktığını savunarak, bu tanımlamanın İnsanın yaratılış ‘Fıtratı’na uygun olmadığını savundu. Sertadım şöyle konuştu: “ Üçüncü bir toplumsal cinsiyet oluşturuluyor. Ey vatandaş sen erkek olarak dünyaya gelmiş olabilirsin veya kadın olarak dünyaya gelmiş olabilirsin. Bir de toplumun sana ödevler ve sorumluluklar yüklediği bir cinsiyet var. Bunlar tamamen; dini, kültürel, yöresel, sosyolojik olarak olabilir. Bu anlamlandırmalar kadına erkeğe yakıştırmalar; bunları unutmadan, bunların nötürlemeden toplumsal hafızanı sıfırlamadan eşit olamayacaksın. Bunu yapmadan kadına şiddeti önleyemeyeceğiz deniyor. Nedir bu? Bir erkek te etek giyebilir deniyor. Bunu toplum sana öğretti. Çok absürt şeyleri, erkek yapar kadın yapmaz, kadın yapar erkek yapmaz toplum sosyoloji sana öğretti. Bunu sen annenden doğarken sen getirmedin bunu toplum sana öğretti diyor.”
"İzlanda da evlilik yaşam yüzde 65’leri aştı"
“Şimdi bugün İstanbul Sözleşmesini dünyada; en yüksek seviyede uygulanan İzlanda da evlilik dışı yaşam ve doğum oranları yüzde 65 i aşmış. Yüzde 20 oranda kadın kadın ile, erkek erkek ile evleniyor. Bakın bu sözleşmenin üçüncü maddesinde, aile içi şiddetin önlenmesi, kadına karşı şiddetin önlenmesi, isminde aile içi şiddet mevzu. Sözleşmede aile bizim bildiğimiz Türk insanın öteden beri getirmiş olduğu aileyi tanımıyor. Aile olarak mesela hasbelkader bir erkek bir erkekle yaşışyorsan ve bunlar birbirine karşı şiddet uygulamışsa biz bunu aile olarak kabul edip ve bunu o şekilde muamelede bulunacağız diyor.”
"Aile içi şiddet , boşanma yüzde 200-300 arttı"
“Sayın başkan biz kadını baş üstünde tutan, cennetin anaların ayakları altına serildiği bir inancın, bir medeniyetin evlatlarıyız. Bizim için kadının yoluna erkekler halı olur, kurban olur. Bizim böyle ithal, ucube, tuzak, cümlelerle asla asla kadını böyle sınırlandıran böyle saçma sapan kavramlara sıkıştıran ve ondan çok farklı toplumsal roller bekleyen ve bu şekilde kadın ile erkeği çatışmacı rekabetçi psikolojik hukuki normun içerisine hapsederek aileyi darmaduman eden bir noktaya erdirdi. İstanbul Sözleşmesi denilen bu ucube şeyin kabul edilmesi baştan yanlıştı. Bu kabul edildikten sonra Türkiye’deki boşanma oranlarına bakın, aile içi şiddete bakın yüzde 200, yüzde 300 oranlarında arttı. Bizim evvela sosyolojik olarak, insan olarak ahlaki seviyemizi, insan olma, erdemli noktalarındaki hassasiyeti öne çıkarmamız lazım.”
CHP’li Demirkan’dan Sertadım’a yanıt
AK Partili Meclis Üyesi Sami Sertadım’ın İstanbul Sözleşmesine yönelik eleştirileri üzerine söz alan CHP Büyükçekmece Belediye Meclis Üyesi Gülcan Tekdemir Demirkan ise “ Ucube dediği
sözleşmenin kadına fiziksel pisokolojik ekonomik şiddetten koruduğunu hepimiz biliyoruz. Bu sözleşmenin kabul edilmesinden sonra kadına yönelik cinayetlerin azaldığını hepimiz biliyoruz. Ve şuanda dünyada kadın cinayetlerinde birinci sırada olduğumuzu da herkes biliyor. Hepimiz biliyoruz. Daha fazla bir şey söylemek istemiyorum. İstanbul Sözleşmesi Yaşatır. “ dedi.
Gelecek Partili Başer: Kişileri ilahlaştırmıyoruz
Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Büyükçekmece Belediye Meclis Üyesi Habibe Çiftçioğlu Başer ise yaptığı konuşmada, İstanbul Sözleşmesine yönelik eleştirilerin kabul edildiği dönemde eleştirilmiş olmasını temenni etti. Bunun üzerine Ak Partililer Başer’e, ‘Siz yıllardır AK Partideydiniz bir şey demediniz. Şimdi ayrıldınız eleştiriyorsunuz’ diye yanıtladılar. Bunun üzerine Başer, ‘Ben kişileri ilahlaştırmıyorum. Şu anda benim Genel Başkan Yardımcılığını yaptığım partim bunu kabul ediyor ama benim fikrim değişmiyor’ diye yanıt verdi.
