CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Diyarbakır ve Siverek gezilerini izledim tv lerden.
Doğrusu,. Görüntülere çok şaşırdım.
CHP’ye ve liderine bu kadar coşkulu bir karşılama olacağını düşünmemiştim.
Zira, Kılıçdaroğlu’nun da itiraf ettiğine göre CHP bu bölgeyle ilk defa ilgilenmeye başlamış; görüldüğü kadarıyla da semeresini almış.
Rahmetli Demirel’in hiç unutmadığım bir sözü var:
“Siyaset, insana dokunmaktır.”
Kılıçdaroğlu dedi ki:
“Buralardan oy alamayışımızın kabahati sizde değil, bizdedir. Sizi ihmal ettik, size gelemedik, sofranıza oturmadık, çayınızı içmedik, dolu dolu sohbetler edemedik. Bütün kabahat bizde. Şimdi helalleşmek için aranızdayım.”
Güneydoğu’yu uzman derecesinde bilen, tanıyan çevrelerin anlattıklarına göre bu güne kadar CHP’ye uzak kalmış olan muhafazakar seçmenlerin ilgisi bu partiye kaymaya başlamış. Bir başka görüşe göre de, Kılıçdaroğlu’nun kişisel sempatisi, partisinin kurumsal kimliğinin de ötesine geçmiş. Bunda, helalleşme vurgusunun etkili olduğu anlaşılıyor.
Ayrıca, Kılıdaroğlu’nun bütün çevrelerde, dürüstlüğü, tecrübesi ve halkçı kimliği ile geniş ölçüde kabul gördüğü ifade ediliyor.
Siyasette dürüstlüğün önemli bir yeri olduğu düşünülürse Kılıçdaroğlu’nun bu konuda halktan tam not aldığını anlamakta zorluk yok.
Kılıçdaroğlu’nun Güneydoğu’daki bazı illere dönük vaatlerinin arkasında durması bekleniyor. Bazı kürt yorumcular, bu güne kadar çeşitli iktidarların Kürt sorununa ilişkin verdikleri sözleri tutmamalarına karşın CHP liderine daha çok inanma eğiliminde olduklarının altını çiziyorlar.
Bölgenin siyasi yapısını iyi bilen kaynaklara göre, İktidar oyları bölgede eriyor.
Bu erimede iktidarın küçük ortağı MHP ile birlikteliğin rolünün çok büyük olduğu söyleniyor.
AKP’den kopan oylar iyi partiye de gitmiyor.
Çünkü bu parti de milliyetçi bir tabana oturuyor.
Bu yüzden, iktidardan kopan oyların yeni adresinin CHP olduğuna dair kanaatler ortak payda haline gelmiş bulunuyor.
Bölge halkı, Kürt sorununa beklediği çözümün adresi olarak da CHP’yi görüyor.
Kılıçdaroğlu’nun “Kürt sorunu vardır, bu sorunun çözümü Mecliste olacaktır” sözleri bölgede adeta teminat olarak algılanmış.
Bu arada iktidar blokundan kopan oyların bir kısmının da Ali Babacan’ın başkanı olduğu DEVA partisine kaymakta olduğu ifade ediliyor.
