Bir kadın şairimize söz verdiğim üzere sana mesaj yollamaya çalışırken, yüreğime kurşun gibi çöken bir mesajla irkildim.
“Halûk Levent, Ahbap’ı da bırakıp yurt dışına gidiyor.”
O kadın şairimizin 300 şiiri bestelenmiş.
“KATO DAĞI” isimli şiirini de senin bestelemeni ve okumanı istiyordu.
O dokunaklı sesinle okumadan nereye?
Facebook’ta rastladığım bu paylaşım, milyonları kahreden bir haberdir.
Kesin, öyledir.
Çünkü Halûk Levent, milyonların gönlünde taht kurmuş bir güzel adamdır.
Gibisi fazla.
Adamdır!
Milyoınlarca yoksul ve çaresizin derdine çare bulmuş bir adam.
Güzel adam!
Bu milyoınları bırakıp nereye?
Ahbap’ı yetim bırakıp nereye?
Farkında mısın, bir çınar gibi bu büyük milletin yüreklerinde yer ettin.
Çınarı köklerinden koparmaya çalışırsan, milyonlarca yüreği kanatacağının farkında mısın?
Bazları tarafından kıskanıldığının, kâbusları haline geldiğinin farkındayız.
Onların kiraladıkları troller seni bıktırdıysa, millet onları tükürüğüyle boğar, tasalanma!
Halkın gönlünde öylesine yer etmişsin ki, herkes için “aileden biri” olmuşsun.
Aileni yüzüstü bırakıp gidemezsin!
Sen bu halkın yıldızısın.
Senin aydınlattığın yol, sevgi yoludur, kardeşlik yoludur, ahbaplık yoludur.
Kendi ellerinde inşa ettiğin bu eseri kimlerin eline bırakıp da gidiyorsun?
Yurt dışına gidişin, sağlık gerekçesinin ötesinde bir sebebe dayanıyorsa bırak o sebebi bizler alt edelim.
Aksini düşünmek, kaçmak olur.
Sen dâvânı bırakıp kaçacak insanlardan değilsin!
Gitme!!!
Öz yurdunda insanlarınla kal.
Seni seven milyonlarla…
Kıskananlar çıkabilir,
Birakalım kıskançlıktan çatlasınlar.
Senin yoluna şu veya bu nedenle çıkanlar varsa, en zor zamanlarda yardım ettiğin milyonlar o yolu öyle bir tıkarlar ki, nereye kaçacaklarını şaşırırlar.
Bu millete inan!
Bu millet seni yüreğinde taşıyor.
Milletin yüreklerini kanatarak gitme!
Güzel yürekli, merhamet timsali,güzel ananın helal süt emmiş oğlu, gitme bu vatan bizim, öz yurdumuzda öksüz gibi olsak da bu vatan bizim... güzellikler bize güç veren, nefes aldıran, pes etme...