banner460
banner128

O YÜZYILIN BAŞKANIDIR...

Çatalca Belediye Başkanı Cem Kara.. 1999 ve 2004 yılında yapılan yerel seçimlerde Çatalca halkının oylarıyla belediye başkanı seçilmiş sevilen –sayılan bir isim. Şimdi yine partisi tarafından belediye başkanı adayı gösterildi. Ancak geçirdiği bir rahatsızlık nedeniyle bir süredir evinde istirahat ediyor.  Daha geçtiğimiz gün bir etkinlikte karşılaştığım oğluna babasını sormuştum.   ‘İyi evde istirahat ediyor’ demişti.  Cem Kara'nın oğlu Selçuk Kara sosyal medya hesabından babasını yazdı.  İşte dikkat çeken  ve Cem Kara’yı en iyi anlatan Selçuk Kara’nın yüreğini ortaya koyan o yazı::

Yaklaşık 10 yıldır yazan veya konuşan tarafta değil de hep okuyan veya dinleyen tarafta olduk. Yine öyle kalacağız ama birkaç şeyden bahsetmek isterim. Öncelikle babamız çok şükür sağlıklı. Daha uzun yıllar bizlerle olmaya devam edecek inşallah. İnsan hayatı üzerinden açabilecek kadar insanlığını tüketmişleri görmek beni çok şaşırtıyor demek isterdim ama hiç şaşırmıyorum maalesef. Ahlak, vicdan, haysiyet bilmeyenlerle dolu güzel memleketimiz...

Bugün size biraz akılları sıra dalga geçtikleri "yüzyılın başkanını" anlatmak istiyorum.

O başkan ki;

Çatalcalı, Cumhuriyet ve Atatürk sevdalısı devlet memuru bir babanın oğlu olarak büyüdükten sonra, artık pek görülmeyen şekilde üniversitedeki sıra arkadaşıyla evlenen ve yıllardır bir adım bile ondan ayrılmayan bir başkan olduğu için yüzyılın başkanıdır.

25 yıllık öğretmenlik hayatı boyunca bir öğrenciye tek bir kelime fazla öğretebilmek için gecesini gündüzüne katıp çalıştığı için (lafta değil gerçekten geceleri köylere gidip velilere toplantı yaptığını tüm Çatalcalılar bilir) yüzyılın başkanıdır. Özellikle Çatalca’daki 15 yılında Çatalcalı gençlerin ufkunu açtığını, birçoğunun üniversiteye girmesi yolunda ön ayak olduğu için yüzyılın başkanıdır. Hani şimdi Çatalca gelişecek diyorlar, gençler diyorlar ya; onları gerçekten yapan bir eğitimci olduğu için yüzyılın başkanıdır.

Öğretmenlik hayatı sonrasında kendi koltuk isteği için halkının ve hemşehrilerinin istekleri üzerine başkanlığa aday olduğu için, talip olan değil talep edilen olduğu için yüzyılın başkanıdır.

Daha seçilir seçilmez kapısına eski dönemden kalan borçlar için haciz dayandırıldığında, altından arabası dahi alındığında sabah 8 de işinin başına yürüyerek gelen bir başkan olduğu için yüzyılın başkanıdır. Bunu yaparken; “haciz işlemini çok duyurmayın, belediye bütün Çatalca’nın belediyesi, boşuna moralleri bozulmasın insanların” dediği için yüzyılın başkanıdır.

Görevinin ilk aylarında çatalca tarihinin en büyük doğal afeti sel felaketi ile karşılaştığında (buradan o felakette yitirdiğimiz canlar için de tekrar Allahtan rahmet diliyorum) kendisini vatandaşlarını kurtarabilmek adına suların tam ortasına attığı için, “aman baba napıyorsun canını tehlikeye atıyorsun” dediğimizde “onlar da benim canım” diye cevap verdiği için yüzyılın başkanıdır.

2009 yılında göreve geldiğinde yaşama hakkı elinden alınmış olan, tüm imarları kapalı Çatalca’nın, imarlarını açabilmek için, büyükşehir belediyesi farklı partide olmasına rağmen orada kamp kuran evet hatta orada gecelerini geçiren ve sonuçta Çatalca’nın yaşama hakkını kazandıran başkan olduğu için yüzyılın başkanıdır. Bu hakkı kazanamasa idi Çatalca’nın kasaba halinde kalacağının fakında olmayan bazı zihinler bugün Cem Kara’nın Çatalca’nın gelişimine engel olduğunu söylüyorlar ya işte onlara rağmen Çatalca’nın büyümesini sağladığı için yüzyılın başkanıdır.

Sadece imar ve yaşama hakkı elinden alınmakla kalmayan köyleri de kendisinden koparılmaya başlanmış Çatalca’nın o köyleri geri almasını sağladığı için yüzyılın başkanıdır. Hatta bugün o köylerin birisinden karşısına rakip çıkabildiği için yüzyılın başkanıdır.

Görev ve sorumluluğu içerisinde asla olmamasına rağmen adeta bir insan kaynakları yöneticisi gibi çalışıp “ben Çatalca’da insanların işsiz kalmasını hazmedemiyorum” diyerek kendi personeli ile beraber işkur yaratıp insanları iş ve aş sahibi yaptığı için yüzyılın başkanıdır.

Bunları yaparken asla insan ayırmadığı için, partisine, ırkına, memleketine, dinine asla bakmadığı için, yanında 1 tane koruması, kapısında 1 tane kilidi olmadığı için, “telefonum 24 saat açık” deyip herkese numarasını verebildiği için yüzyılın başkanıdır.

İstanbul un en geniş topraklarına sahip olmasına rağmen geliri en küçük belediyelerden birisi olsa da, tek bir gün tek bir personelini mağdur etmediği, hiçbirisine tek bir kuruş geciktirmediği, “gerekirse diğer ödeneklerden ve maaşımdan kesin gerekeni yapın” diyebildiği için yüzyılın başkanıdır.

Hepsi bir kenara hem kendisi hem ailesinin boğazından 1 kuruş haram lokma geçirmediği, çocukları toplu taşımayla üç kuruş maaş aldıkları işlerine gittiği, kendisi 25 yıldır aynı evde yaşadığı, sağlığını bu ilçenin geleceğine adadığı için yüzyılın başkanıdır.

Alnımız açık başımız dik bugün sokaklarda gezebiliyor isek, gönül rahatlığı ile vicdanımızın temizliği ile insanların yüzüne bakabiliyor isek, başımızı yastığa rahat koyup uyuyabiliyor isek hep bizim yanımızda duran, arkamızda olan yüzyılın babasıdır.

Yeni Türkiye adı altında, güzel ülkemizi, emsali görülmemiş ahlaki yozlaşmalara uğramış, çıkarcı, bencil, paraya tapan siyasetçilerle dolduranların bunu anlayamaması normaldir. Cem Kara yüzyılın başkanıdır doğru, ama onların yüzyılının değil bambaşka bir yüzyılın; özlediğimiz yüzyılın, Atatürk ün yüzyılının başkanıdır. Onlar anlayamasa da halk bunun fazlasıyla farkındadır.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.