Durum Gazetesi

BEK:BİRİNCİLİĞE DOĞRU KOŞUYORUZ, MERAL HANIMI BAŞBAKAN YAPACAĞIZ

TÜRKİYE

İYİ Parti'nin kuruluşundan bu yana sürecin tanığı olan Silivri İlçe Başkanı Ahmet Refik Bek, geldikleri noktanın gurur verici olduğunu belirterek, ' Birinciliğe koşuyoruz. Önümüzdeki seçimlerde Meral Hanımı başbakan yapacağız" dedi.

Röportaj:ERHAN KIZILYAR

*

İYİ Parti 4 yılını geride bırakıp 5. Yılına girerken, kuruluş günlerinin ilk gününden itibaren tanığı olan ve Akşener’in Ahlat dahil ilk yurt gezilerinin birçoğuna katılan Silivri İlçe Başkanı Ahmet Refik Bek, dört yılın sonunda geldikleri noktanın gurur verici olduğunu belirtti. 

100 yıllık CHP, 50 yıllık MHP ve 20 yıllık iktidardaki Ak Parti ile yarıştıklarına dikkat çeken Bek, “Biz daha dört yılı geride yeni bıraktık. Bebek sayılırız. Ama bugün ikinciliği zorluyoruz. Yüzde 20’yi aştık bize göre. Seçimlerde birinciliği zorlayacağız. Umuyorum başaracağız ve Akşener’i Başbakan yapacağız”. dedi.

Partinin kuruluş gününden itibaren en büyük beklentisinin ve umudunun merkeze yerleşmek ve tüm kesimleri kucaklayacak bir parti olmak hedefini ve hayalini taşıdıklarını açıklayan Bek, “Haliç’teki son kuruluş etkinliğinde bunu başardığımıza şahit oldum. Bunun sevincini ve mutluluğunu yaşadım. Başardık. Merkezde her kesime ulaşabiliyoruz ve Türkiye’nin umudu oluyoruz. Başaracağız”.diye konuştu.

İYİ Parti Silivri İlçe Başkanı Ahmet Refik Bek, partilerinin 4. Kuruluş yıldönümünü tamamlaması vesilesiyle Erhan Kızılyar’ın sorularını yanıtladı.

 Akşener: Aman Devlet Bey duymasın!

-İYİ Parti 4. Yılını geride bıraktı ve 5. Yılına başladı. Sayın Bek, siz o ilk günlerden itibaren partinin kuruluşunun tanığısınız. Akşener’in ilk yurt gezilerine katıldınız. Tüm sürecin tanığısınız. O günleri bir anlatır mısınız? İYİ PARTİ ile nerde tanıştınız?

Bek:  Merkezde bir parti kurma çabamız vardı. 2002 seçimlerinde DYP ve ANAP’ın siyaset sahnesinden silinmesinden sonra merkezde boşluk oluştu. Demokrat Parti’de bunları birleştirmek için çaba içinde olduk. Başaramadık. Bunun üzerine 2008’de siyasi hayatımıza son vermiştik.

Ta ki, 2017 de ki Akşener hareketi başlatana kadar. 2015 Haziran seçimler öncesi Hayati Arkaz Bey’in babası ameliyat olmuş, Silivri’de hastanede yatıyordu. Meral Hanım Hayati Bey’in babasını hastanede ziyarete gelmişti. Hayati Arkaz Bey beni de davet etmişti sağ olsun. O zaman Meral Hanım MHP’deydi. Sayın Akşener ile beraber ziyaret ettik. Oradan da bize bir yemek verdi Hayati Bey. Yemekte politik kimliğimiz yoktu. Normal bir vatandaş olarak katıldık. Hayati Abi, Meral Hanım’a yakın olduğumuzu bildiği için bizi çağırmıştı. Orda yemek esnasında Meral Hanım’a görüşlerimizi bildirdik. 2015 Haziran seçimleri öncesiydi . Meral Hanım MHP’de 3. Bölgeden Sıralama da birinci sıra adayı idi. Hayati Arkaz da, Volkan Yılmaz da adaydı. Orada şunu demiştim: “Efendim artık MHP bir noktaya geldi. İleri gidemiyor. Patinaj yapıyor. Sizin artık genel başkan olmanız lazım”  Meral Hanım da “Aman çocuklar bunu dillendirmeyin Devlet Bey çok kızıyor ve bize tavır alıyor”. diye yanıt vermişti. Bize öğüt vermişti. Haziran seçimlerinden hatırlayacaksınız, Meral Hanım seçildi. Sonra çok kısa süre sonra hükümet kuramadığı için Kasım ayında erken seçim oldu. O seçimde de Meral Hanım ve Ahat Andican Bey gibi bazı isimler aday gösterilmedi.

Beylikdüzü’nde tarihi toplantı

Bek: Bunun üzerine Meral Hanım Türkiye genelinde MHP Genel Başkanlığı için bir girişimde bulundu, genel kurul için imza alındı. Kongre kararı alınmasına rağmen çeşitli gelişmelerle bu kongre engellendi. Bunun üzerine Meral Hanım yakın arkadaşlarıyla birlikte parti ne yapalım, parti kuralım mı kurmayalım diye görüş alışverişine başladı. Harekete geçti. Yine o dönem Çatalca MHP Kongresi’nde aday olan Niyazi Uyar’ın yaralanma olayı meydana geldi. Aday olduğu için. Hayati Bey’in hastanesinde tedavi görüyordu. Meral Hanım da Niyazi başkanın ziyaretine geldi. Odaya da çok kişi almadılar. Hayati Bey vardı, ben vardım, Niyazi Bey vardı. Bir iki arkadaş daha vardı. 4 kişiydik. Niyazi Başkan sordu: “Meral Başkanım ne yapacağız. Parti kuracak mıyız ne yapacağız”? Bunun üzerine Meral Hanım şunu söyledi: “Şu anda Beylikdüzü’ne gidiyoruz. Orda bir toplantı yapacağız arkadaşlarla. Parti kurup kurmayacağımıza bugün karar vereceğiz”. O gün Beylikdüzü’nde yapılan toplantıda parti kurulması kararı çıktı. O toplantıda ben yoktum. Ondan sonra parti kurulma süreci başladı Meral Hanım ve yakın kurmayları tarafından. Bu işin benim cephemden başlangıcı böyle.

Bölünmüşlüğü ortadan kaldıracak bir parti

Bek: İlk geniş katılımlı toplantıyı Avcılar’da bir otelde yaptılar, ben de oraya katıldım. Öyle başladık. Sonra tabi parti kurucuları arasında bizim abilerimiz, büyüklerimiz vardı. MHP’den Anavatan’dan Doğru Yol’dan. Kuruluş aşamasında bir gün Balıkesir Milletvekilimiz İsmail Ok Bey gelmişti. KRT’de program yapacaktı. Alaattin Yavuzgüneş kendisi benim de arkadaşım. İsmail Ok Bey ile yakın ilişkisi vardı. 15 yıl MHP Büyükçekmece İlçe Başkanlığını yaptı. Alaattin Yavuzgüneş “Abi dedi gel gidip karşılayalım. Hanımı ile beraber gelecek. Yardımcı olalım”. dedi. İsmail Bey KRT’de programa katıldı. Program sonrası İsmail Bey ile yemeğe geçtik Florya’da. İsmail Bey: “Hem gazetecisiniz, hem siyasette uzun süre bulunmuşsunuz, partiyi kuruyoruz, nasıl bir parti olmalı”? diye sormuştu.

Kuracağımız parti küçük MHP olacak ise kurmaya gerek yok. Merkezi toparlayacak bir parti olacak ise buna ihtiyaç var. Böyle bir parti Türkiye genelinde tutar. Hepimizin gönlünden böyle bir şey geçiyor. Memleket çok ayrıştırıldı. İnsanları ikiye böldüler. Ve bu durum tehlikeli. Sadece siyah beyaz değil gri de olmalı memlekette. İsmail Abi de bize aynı şeyi düşündüklerini ifade etti. “Demek ki aynı şeyleri görüyoruz”. dedi.

Güneş doğudan doğar

Nitekim Meral Hanım partinin kuruluşuna Ahlat’ta başlayacağını açıkladı. Orada Selçuklu Meydan Mezarlığını ziyaret edip, “Güneş doğudan doğar” sloganıyla oradan başlayacağını söyledi. Biz de o gün Meral Hanım ile birlikte Ahlat’ta bulunduk. Onun uçağında yer ayırtıp beraber önce Muş Havaalanı’na indik oradan Ahlat’a geçtik. Van Gölü kenarındaki bölgeleri gezdik. Tabi o zaman salon falan tutma imkanımız yoktu. Böyle yerler kiralanamıyordu. Meral Hanım bir ilçede kasanın üstüne çıktı konuşma yaptı. Biz de fotoğraflamıştık. İlk maceramız Ahlat oldu.

Yurt gezileri başlıyor

-Startı Meral hanım ile birlikte başlatmışsınız, ne zaman partiye resmi olarak üye oldunuz?

Bek: Ben partiye gönüllü üye oldum. İnternet üzerinden. İnternet üzerinden gönüllü üyelik vardı. Tabi o günden sonra ben Trabzon, Artvin, Rize gezilerine katıldım. Genel merkez açılışına katıldım. Trakya gezilerinin hepsine katıldım. Ondan sonra altı ay içinde genel kurul yapma zorunluluğu vardı, bu genel kurula katıldım. Tabi bu süreçlerde çok yer alınca ismimiz de ilçe başkanlığı içinde geçmeye başladı. Silivri’de ilçe başkanı yoktu. Biz gezileri yaparken önce bir arkadaşımız atandı ama o hemen alındı. Ondan sonra Ozan Bey atandı. Biz Meral Hanım için oğlumuzu partiye üye yaptırdık. Bizden geçti artık diye düşünüp köyümüze Çayırdere’ye döndük. Aradan iki sene geçti. 2019 falandı. Yerel seçimlerden sonra ilçede bazı rahatsızlık yaşanınca, Ozan Bey de bırakmaya karar vermişti. Yeni bir ilçe başkanı arayışı oldu. Bir grup başka bir arkadaşı düşünürken, bir grup da bana geldi. Birkaç kere daha geldiler. Sonunda tamam dedik. Sonraki süreçte ilçe başkanı olmaya tamam dedikten sonra ben partiye resmen üye oldum.

2019’un aralık ayında, 3 Aralık’tı. Genel merkezden ilçe başkanlığına atamamız yapıldı. İki buçuk ay atanmış ilçe başkanı olarak ardından da genel kurula giderek 23 Şubat’tan bu yana da seçilmiş ilçe başkanı olarak görev yapıyorum.

Merkezi hayal ediyorduk başardık

-Siz daha önce de ANAP’ta ilçe başkanlığı yaptınız, il genel meclisi üyeliği yaptınız. Siyasette tecrübeli bir isimsiniz. Dört yıl öncesine dönelim. Ahlat’a giderken, Artvin’e giderken o günlerde dört yıl sonrası için ne düşünüyordunuz, parti nerede olur diye hayal ediyordunuz? Bugünkü geldiği noktayı nasıl buluyorsunuz?

Bek: Ben açıkçası şimdi mütevazi olmayacağım bu konuda. 4.Yıl kutlamaları sunumunu izledikten sonra gerçekten siyasette kendimle, partimle, Meral Hanım ile gurur duydum. Benim istediğim özlediğim tabloyu dördüncü yıl kutlamalarındaki sunuda gördüm. Yani biz hep başından beri bu siyasi partinin merkez partisi olduğunu söylüyorduk. Merkez partisi olursak başarılı olacağımızı söylüyorduk. Böyle sonuçlandı. Bundan çok mutluyum. Tam istediğimiz bir yapıya büründü İyi Parti. Yani içimizde az olsun bizim olsun gibi düşünenler vardı. Partiyi genişletmek için merkezde olmasını savunan arkadaşlar vardı. Partinin bizim dediğimiz yapıya bürünmesi çok mutlu etti. Orada Rahmetli Demirel’in , Özal’ın, Ecevit’in, Erbakan’ın, Türkeş’in sevgiyle saygıyla anılması onların özelliklerinden niteliklerinden bahsedilmesi beni ve arkadaşlarımı son derece mutlu etti. Bizi o toplantıdaki söylemler daha da motive etti. Genel başkanımızın, genel idare kurulu üyelerimizin böyle düşünmesi bizi daha da kamçıladı. İnşallah Meral Hanım da “Başbakan olacağım” açıklamasından sonra şöyle hayal ediyorum: Muhtemelen birinci sıradan bizim bölgeden milletvekili adayı olacak ve biz de Allah nasip ederse Silivri’de birinci parti çıkarız.

Meral Hanım çok genç, başbakan olmalı...

-Meral Hanım çıktı dedi ki “Ben başbakan olacağım”. Cumhurbaşkanlığını CHP’nin üzerine attı. Siz de çok sevinmiş görünüyorsunuz bu açıklamaya.

Bek: Millet ittifakının iddiası şu idi: Partili cumhurbaşkanı istemiyoruz. cumhurbaşkanı icracı bir konumda olmayacak. Daha öncesi bürokrat olacak, onay makamı, temsil makamı olacak. İcracı yapıda olmayan bir cumhurbaşkanlığına Meral Hanım’ı çok genç buluyoruz. Meral Hanım’ı yakıştıramadık. Meral hanımın daha fazla mücadele etmesi gereken günleri var. Parti 4 senelik bir parti. Partinin oturması anlamında siyasi birikiminin Türkiye adına kullanması için Meral Hanım’ı başbakan olarak görmek istiyoruz. Cumhur ittifakı böyle düşünmüyor. Biz tersini düşündüğümüz için zaten partisiz cumhurbaşkanı. Böyle cumhurbaşkanı istemiyoruz. Meral Hanım’ın icracı olmasını istiyoruz.

“Dip dalga İYİ Parti’yi birinci yapacak”

-Siz istiyorsunuz da. Meral hanım da istiyor tabi. Daha önce İçişleri bakanlığı yapmış devleti bilen tecrübeli bir isim. Başbakanlığı da başarıyla yapar. Ama başbakan olmak için birinci parti çıkmak gerekiyor. Varsayalım ki şimdi CHP birinci parti çıktı. Siz ikinci parti olarak kaldınız. Bu durumda nasıl olacak? Birinci parti olabilecek misiniz?

Bek: Her akşam haber programlarını izliyoruz. Akşamki bir programda çok koyu bir AK Partili gazetecinin Meral ana muhalefet lideri gibi gündemi belirliyor, siyasetin gidişatını belirliyor, cumhurbaşkanı adayını dahi belirleme yönünde çok ciddi çıkışları var. Bu gidişle İYİ Parti CHP’yi geçer gibi bir yorumda bulundu. AK Partili bir gazeteci bu. Ama şunu unutuyor. İYİ Parti’nin yükselişi CHP’den çok AK Parti’yi zedeler. Biz ne kadar güçlü olursak Ak Parti’deki çözülme o kadar hızlanıyor. Biz siyasetin Beşiktaşı’yız yani. Ak Parti’den insanlar bize çok rahat gelebiliyor. CHP’den de MHP’den de gelebiliyor. Şu günkü ekonomik sıkıntılardan dolayı Ak Parti çözülüyor. Oradaki seçmen bir yere kayacak. Kayacak ama daha çok milliyetçi muhafazakar olduğu için CHP’ye kaymaz. MHP’nin durumu ortada. Burada İYİ Parti’nin güçlü bir yapı oluşturması bize doğru kaymayı hızlandıracak. Böylece İYİ Parti’nin birinci parti çıkması sürpriz olmayacak. Türkiye de dip dalga var. Eğer gittiğimiz yerlerde insanlar yalan söylemiyorsa sürpriz olmayacak.

Zaten Meral Hanım da konuşmasında merkez partisi imajını vurguladı ve merkezde patron benim dedi. Çok büyük hata yapmaz isek, hala kamuoyunda oyu yükselen tek parti İYİ Parti. Birinci parti oluruz diye düşünüyorum. CHP’den iki parti çıktı. Mustafa Sarıgül ve Muharrem İnce Bey parti kurdu. Ak Parti içinden iki parti çıktı. Bunların hepsi bu iki partinin oy kaybedeceğini gösteriyor. CHP %24-25’lerde gözüküyor. Biraz daha kaybettiğini düşünün CHP’den bize gelen de çok. Biz üye yaparken soruyoruz.

-En son seçimde kime oy verdiniz? diye bir şık var. Orda gözüküyor. Biz görüyoruz insanların nerden geldiğini. Ama güzel olan taraf şu. En çok AK Parti’den geliyor.

İYİ Parti’ye katılmanın kriterleri

-Size gelenler çok. Kriterler nedir? Her geleni alıyor musunuz?

Bek: Bizim kriterlerimiz belli. Anayasanın ilk dört maddesine bağlılık çok önemli. Bayrak, vatan, Atatürk. Biz Türkiye’de herkesin yaşam hakkı olduğuna, T.C vatandaşı olan herkesin eşit haklara sahip olduğuna inanan bir partiyiz. Şunu vurgulayayım biz ne cumhuriyetten ne Atatürk’ten, ne laiklikten, ne vatanımızdan, ne bayrağımızdan ödün vermeyiz. Bizim en büyük kriterlerimiz bunlar. Bizi HDP ile FETÖ ile yan yana koymak kadar komik bir şey olamaz. Yani bunları kimse yemiyor yutmuyor. Maalesef Doğu Perinçek gibi biri Cumhur İttifakını savunma görevin soyunduğuna göre ben bu işin çok fazla süreceğine inanmıyorum. Düşüşün çok daha fazla olduğuna inanıyorum.

Hz. Ömer’in adaleti

- Partiye katılma kriterleri konusunda dürüstlük, adalet anlayışı, yolsuzluğa bulaşmama gibi durumları araştırmıyor musunuz?

Bek: Meral Hanım konuşmasında “Hz. Ömer’in adaleti” konusuna vurgu yaptı. Ömer’in yolundayız dedi. En büyük erdem adalettir, bunu ortaya koydu. Adil olacağız dedi. Adalet kavramını sindirmemiş, yolsuzluğa bulaşmış insanı niye alalım. Bize gelmezler zaten.

Cumhurbaşkanı adayı kim olmalı?

-Meral Hanım cumhurbaşkanı adaylığından çekildi. Ama tabi Kemal Bey ile birlikte karar verecekler adayın kim olacağına. Adaylık için başta Ekrem Bey, Mansur Bey olmak üzere Kemal Bey’in de adı geçiyordu. Siz kimin olmasını istersiniz?

Bek: Meral Hanım geçen gün açıklama yaptı. Biz Ekrem Bey de, Mansur bey de olsa itiraz etmeyiz dedi. Kabulümüzdür dedi. Ama sonuçta buna karar verecek olan altı parti, konsensüs sağlayıp bir aday üzerinde karar kılacaklar. Burada bir ittifak söz konusu, ortakların rıza göstereceği bir aday olması lazım. Meral Hanım peşinen Ekrem Bey ve Mansur Bey’in aday olması durumunda da bir sakınca olmadığını, ittifakın diğer ortaklarının da kabul etmesi durumunda bizim karşı çıkmayacağımızı söyledi.

Popüler isimler olmaz ise seçim tehlikeye düşmez mi?

-Peki şu anda yapılan araştırmalara göre Mansur Bey, Ekrem Bey ve Meral Hanım, Tayyip Bey’in önünde çıkıyorlar. Şimdi bu ilk üç isim aday olmaz ise Tayyip Bey’in altında bir isim aday olur ise seçimi kaybetme ihtimaliniz gündeme gelmez mi?

Bek: Ama zaten şimdi ittifakın iki büyük ortağı var. Bir CHP bir İYİ Parti. Her iki partinin lideri de bugüne kadar çok başarılı ve doğru politika geliştirdiler. Ben bu konuda Kemal Bey’i de, Genel Başkanımız Meral Hanım’ı da tebrik ediyorum. Çok iyi götürdüler. Biz kazanacak bir aday ile yola çıkacağız. Adayımız kesin başaracak. Bu dönemden sonraki cumhurbaşkanı bizim adayımız olacak diyorlar. Buraya getirdikten sonra bir hata yapacaklarını zannetmiyorum. Zaten Meral hanımın da Ekrem Bey’in de Mansur Bey’in önde çıkacağına inanıyorum. Bu benim, İYİ Parti’nin ya da CHP’nin istemesi ile olmayacak bir durum. DP var, SP var, Babacan var. 6 tane siyasi partinin onayını alacak bir aday seçimi kazanma anlamında daha büyük motivasyon olur.

Meral hanım pat diye yanına oturdu

-Bu dört yıllık süreçte sizin en unutamadığınız şey ne oldu? Özellikle ilk gezilerde..

Bek: Tabi bir iki tane oldu. Ahlat’ta o gece Meral Hanım çay içeceğiz dedi. Bizleri evine davet etti.

-Evi mi var orda?

Bek: Ev kiraladı orda. Meral Hanım’ın evine girdik. Kapıdan dört beş gazeteci arkadaş da var. Ayakkabılarımız var. Apartmanın kapısından girerken karşıdan bir çocuk baktı bize

-Ne oluyor burada parti mi var? dedi

 Evet dedim “İYİ Parti” var. Herkes gülmeye başladı, güzel bir anı oldu.

İçerde birisi Meral Hanım’a bunu anlattı.

Evde misafir odası gibi bir odaya girdik. Herkes bir yere oturdu. Ben öyle baş köşeler falan yerine genellikle kıyılara oturmayı tercih ederim. Ben de gittim en köşede duran bir sandalye vardı oraya oturdum. On dakika sonra Meral Hanım geldi. Geldi ve benim yanıma oturdu.

- O da mı köşede kıyıda oturmayı seviyormuş?

Bek: O resmi arkadaşlara gösteririm zaman zaman

–Bakın parti kurulduğu günlerde Meral Hanım beni daha ilk günde sağına aldı. Dikkat edin diyorum.

Ben fotoğraf çekmeyi çok seviyorum. Bazen ilçe başkanı olduğumu da unutup fotoğraf çekmeye başlıyorum. Mezarları geziyoruz. Herkesin fotoğrafını çekiyoruz. O geçiyor Koray Aydın ile fotoğraf, bu geçiyor Koray Aydın ile fotoğraf. Durun bakayım dedim. Başkanım herkesin fotoğrafını çekiyoruz. Şimdi biz çekinelim dedim. Girdim koluna verdim makinayı birine şimdi biriniz bizim fotoğrafımızı çekin bakayım dedim. Başladı Koray Aydın gülmeye.

90’lı yıllara giden tanışıklık

-Siz Meral Hanım ile İYİ Parti’den önce tanışıyor muydunuz?

Bek: Şöyle ki 90’lı yılarda Meral Hanım birkaç kere beni aradı telefonla. Buradan aday olduğu için oy falan istemişti. Daha önceden herhangi bir görüşmemiz olmadı. Şahsen tanışıklığımız Hayati Abi’nin orada yüz yüze oldu. Bir gazeteci olarak Büyükçekmece’ye geldiğinde oradaki görüşmelerimiz ayrı. Siyaseten telefonla bir iki görüşmemiz olmuştu. Parti kurulmadan önce bir iki görüşmemiz oldu.

Çok samimi ve modacısını merak ediyorum!

-Herkes kendi liderini çok beğenir. Biz biliyoruz ki kusursuz insan yoktur. Meral Hanım’da en çok beğendiğiniz üç özellik nedir? Gördüğünüz eksiklik ve hata nedir?

Bek: Yani çok sevdiğim özelliği dobra birisi olmasıdır. Bir kere bizim Türk milleti dobra insanı sever. Tayyip Bey’in kazanma nedenlerinden biri dobralığıdır. Meral hanım da bu var. Liderlik vasıflarından biridir. Dobra ve dik konuşur. Vatandaş onun bu tarzını çok beğeniyor. Ben de beğeniyorum. Ne söyleyecekse direkt söylüyor. Söylediğini de inkar etmiyor.

-Modacısı kimdir bilmiyorum ama giyim tarzı çok hoş. Her şeyi yakıştırıyor kendine. Onu çok beğeniyorum.

-Bir de samimiyeti, insanlara sarılması. Bütün gezilerde gördüm. Herkese çok samimi davranıyor. Gence de, yaşlıya da, kadına da erkeğe de.. Ayırt etmeden herkesle çok samimi. Bence Meral Hanım’ı Meral yapanın başında gelen özelliklerin en önemlisi de bu. Samimiyeti. İnsana dokunuşu.

-Vicdanlı bir kadın mı?

Bek: Çok. Çok.

-Hiç şahit oldunuz mu?

Bek: Çocuklara insana dokunmasından anlıyorsun. Yapmacık olmadığını görüyorsun. Ortaya çıkıyor.

-Vefalı mı?

Bek: Yani bence vefalı. Örnek vermeyeyim ama vefalı. Ben olsam O’nun yerinde yapmayacağım bazı şeyler vardı O vefadan dolayı yaptı. Vefa duygusundan kaynaklı olarak belki de hata olduğunu bile bile yaptı onu.

-Peki yani şunu da yapsa iyi olur dediğiniz bir yanı yok mu? Çok yoğun yaşıyor. Çabuk mu sinirleniyor bazen?

Bek: Bir kez bir git-gel yaptı. Bir toplantıdan sonra bırakıyorum istifa ediyorum dedi. Kısa sürede halledildi. Bence onu yapmaması gerekirdi diye düşünüyorum. Çabuk kapandı gitti. 5-6 kişiye kızdı dediğiniz gibi çekti gitti. Duyarlı bir insan Meral Hanım. Bir de çok yoğun, çok çirkin saldırılara uğruyor parti dışından. E parti içinden de bazı ufak tefek kabul edilemez tavırlar olunca insanın da sabrı taşıyor. Anlıyorum ben kendisini ama durumu algılamayan yanlış da yorumlayabilir diye düşünüyorum.

“Meral Hanım’dan alacağımız var”

-Silivri’ye geleceği gündeme geldi ama gelmedi. Çatalca’ya geldi buraya niye gelmedi? Bir sorun mu var, zamanını mı bekliyor?

Bek: Çatalca’ya geldiği günün ertesi gün buraya gelecekti. Ama Ankara’da acil bir program gelişti ve oraya gitmek zorunda kaldı. Ondan sonra bir-iki ay sonra Neşet Ertaş’ı etkinlikleri vardı İstanbul’da. İl başkanımız davet için aradığında oraya gelemeyeceğim ama çarşamba günü Silivri’ye geliyorum. Silivri’de esnaf ziyareti yapacağım demişti o da ertelendi. Bir tane uçak inemedi diye ertelenmişti. Bir de Ozan Bey zamanında ertelenmişti. Bizim şansımız şu oldu. Ozan Başkan duyurmuştu. İlan etmişti. Gelmeyince o biraz daha sıkıntı olmuştu. Bizimkiler duyurulmayınca biz birkaç gün öncesine kadar duyurmadık. Sadece teşkilat arasında biliyorduk. Bu nedenle biz de sıkıntı olmadı. Şu anda Meral Hanım’ın ilk ziyaret edeceği ilçe Silivri. Hak vermek gerekiyor. Çok yoğun yaşıyor. Gündem çok sık değişiyor. Son iptal ettiğinde de 6 parti ile toplantı gündeme geldi. Onu da organize eden Meral Hanım. Silivri’nin kendisi için çok özel olduğunu Çatalca’daki konuşmasında da söyledi. Her yerde Çatalca ve Silivri olduğunu önemli olduğunu belirtiyordu. Her yere iki üç saat ayırıyordu. Çatalca’ya bir gün ayırdı. Silivri’ye de bir gün ayıracak. Bir gün Meral Hanım’dan alacağımız var.

İstanbul’da hedef 100 bin üye

-Son olarak İstanbul ile ilgili soru sorayım. İlde 39 ilçe başkanı toplantı yapıyorsunuz. İstanbul ile ilgili gündeminizin ilk sırasında neler oluyor? Ne önemli? Özleminiz var mı? Buğra Bey ne diyor?

Bek: İYİ Parti 4 yaşında. Gerçekten bebek. CHP yüz yaşında. MHP 50 yaşında. AK Parti 20 yıldır iktidar. Bunlarla yarışıyoruz. Bu aşamada İstanbul’daki en büyük çalışmamız üye ve teşkilatlanma yönünde. Bu partilerle mücadele etmek için iyi bir teşkilat lazım. Bir hedef koymalıyız. İstanbul il başkanlığı bir hedef koydu. Bu hedef doğrultusunda her ilçeye bir pay düştü. Yıl sonuna kadar 100 bin üye dedi Buğra Başkan. Şu anda 80 binleri geçti. Buğra Başkan bu üyelik durumuna gerçekten büyük önem veriyor ve çok ta sıkı takip ediyor. Çünkü İstanbul için herkes , Ekrem Bey’de çok sık söylüyor. İstanbul’u kaybeden Türkiye’yi kaybeder, İstanbul’u alan Türkiye’yi alır diye. Biz de İstanbul’u çok önemsiyoruz. Partimizin 400 bin üyesi oldu şu an itibariyle. Geçti bile biraz. Bizim de İstanbul olarak önümüzdeki yıla kadar 100 bin hedefini tutturmak çabamız var. Türkiye’nin yüzde 25’i kadar bir üyeyi İstanbul’da yapmak gayretindeyiz. 80 bini geçtik. Silivri olarak üçüncü bölgede hedefine ulaşan 3-4 ilçeden biriyiz. İstanbul genelinde dokuz ilçeden biri Silivri. Bu başarıdan dolayı; kadınlarımıza, ilçe yönetim kurulu üyelerimize, mahalle başkanlarımıza, delegelere, üyelere ve gönüllülerimize yürekten teşekkür ediyorum. 

Şu anda biz hedefimizin üstüne koyuyoruz. Biz bu hedefin çok üstünde üye yapacağız. Bu anlamda partimize daha çok katkımız olacak.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.