Gönül gözü ile bakmanın kıymetini, önem ve güzelliğini şüphesiz hepimiz biliriz. Tanımlamada Gözün gördüğünü aktardığımız kadar net ya da sadece akıl ile açıklayamayız gönül gözümüzün gördüğünü, hissettiğini, dokunduğunu, duyduğunu, duygusunu.
Baktığımız yönde gözlerimizin gördüğünü bilgimiz, birikimimiz ve seçici algımız aracılığı ile görür, tanımlarız. Gönül gözümüz devreye girdiğinde algılarımıza duygular ile birlikte elbise giydiririz. Böylece akıl, zekâ ve duygu işbirliği ile başlayan ve sonlanan, etki, tepki döngüsü süratle yol alır ve tanımladığımız şey ortaya çıkar.
Gözün gördüğü ve gönül gözünün gördüğünü kısaca tanımlamaya çalıştıktan sonra (ilmi açıklamasını elbette ilgili bilim insanlarına bırakmanın bilinciyle) sizlerle sohbette ‘’bakış açısı’’ hususunu paylaşmak isterim.
Bu durumu yan yana duran ve aynı yöne bakan iki çift göze sorduracak olursak; Karşılarında yer alan manzara, görüntü ya da duruma bakarak aynı şeyi görüyorlar ise bu aynı dili konuşmada iyi bir adımdır. Aynı şeyi görüp farklı tanımlıyorlar ise bu dillerde farklılaşmadır. Aynı görüneni, göründüğünün dışında farklı görüyorlarsa ortak dil oluşturmada sorun vardır.
Sizlere, dahil olduğum bir başka sohbetle tanık olduğum ve açığa çıkan bakış açısı deneyimimi mizahla aktarırken, aynı yöne bakma sanatını aktarmak isterim.
Resim malzemeleri aldığım mekanda işletmeci, ressam dostum ve ben, Resim sanatında hayal gücünün devreye girmesinin önemi ve yaratıcılığı ortaya çıkarmasında oynadığı rolü konuşuyorduk. Espri ile hayal ettim oldu diyebiliriz dediğimde önce gülüştük.
Sonra, ressam dostum ya kim söylemişti bu sözü bana yabancı gelmedi dedi. İşletmeci arkadaş hemen öne atılarak hani çok parası olan adam var ya o dedi gülüştük.
Ama ressam dostum ismini bir türlü çıkaramadı. Ben hani manzara karşısında hayal kuruyor mantar gibi binalar çoğalıyor ya o dediğimde nihayet aaa! tamam hatırladım, hani ortanca eşi olan adam dedi. Aynı kişiden ve sloganından bahsederken bakış açılarımızın farklılığını açığa çıkararak sohbeti ve alışverişimizi nihayetlendirip hoş seda ile vedalaştım.
Mizahla örneklediğim yaşanmışlıkta olduğu gibi; algılarımızdaki farklılığın günlük yaşantımızda bilerek ya da bilmeden ne kadar sık karşılaştığımız durum olduğuna dikkat çekmek gayretiyle sizleri yordu isem de bildiklerinizi bir kez daha hatırlatmak istedim. Gözümüzün, gönül gözümüzün, duygularımızın algılarımıza ulaştıktan sonra bakış açımız ile yansımalarını hatırımızda tutarsak diğer bakış ve görüşleri de olduğu gibi anlamamız (anlamak kabul etmeyi ya da onaylamayı gerektirmiyor) kolaylaştırarak ortak dili konuşmamızın yolunu açacaktır.
Değerli dostlarım, nice güzelliklerle donanan yollarınız, dostlarınız, dostluklarınız, güzellikleriniz olması dileklerimle, gönül gözünüz açık, gözünüz ışıklı, bakış açınız geniş olsun. İzninizle sanat aşkıyla içsel yolculuğuma giderken güzel gönüllerinizi sevgi ve saygımla selamlıyorum.
Bir sonraki yazı dili ile sohbetimizde güzel bakan dost yüreklerinizle çoğalmak üzere sizlere Yağlıboya resmimin görselini, ‘’ Güfte Renginde Şiir Ritminde’’ Kitabımdan alıntı bir şiirimi ve youtube’da yayımladığım (Muhayyer Kürdi Makamında https://www.youtube.com/watch?v=JJxTFqPl1Nk ) bir şarkımı yüce gönüllerinize bırakıyor, bayramınızı kutluyorum. Hoş kalın, sanatla kalın, barışla kalın.
*
''AYNI CAMDAN BAKAN İKİ ÇİFT GÖZLE '' (İKİMİZ)
*
AYNI CAMDAN BAKAN İKİ ÇİFT GÖZLE
ÖZLEYEREK ANSAK AŞKI İKİMİZ
MISRALARDA GEZİP BİRAZ HÜZÜNLE
TEBESSÜMLE DURSAK AŞKLA İKİMİZ
*
KISKANSA YILDIZLAR MAVİLER KUŞLAR
ŞARKILAR SÖYLESE KEMANLAR SAZLAR
ÖMÜRLER KATARAK BİZE ANILAR
DİYARINDA YANSAK AŞKLA İKİMİZ
*
YOLUMA ÇIKAR MI BİRAZCIK YOLUN
BOYNUMA SARILSA NEŞEYLE KOLUN
ADINI ANDIĞIN BU İSTANBUL'UN
BAHARINDA DOĞSAK AŞKLA İKİMİZ
*
Perihan KOCA